Anasayfa » İNEBOLU
04 Ocak 2020, 15:55 Editör:
HAYALLERİNİZİ ERTELEMEYİN !
Hayal kurmak güzeldir...
Hayalleri gerçekleştirmek ise daha güzel.
Her birimiz farklı hayaller kurarak iç dünyamızı mutlu etmeye çalışırız değilmi?
Gelecek ile ilgili "olmayacak hayallere" dalarak hayal kırıklığına uğramamak için sınırları olan hayal aleminde gezinmek daha mantıklıdır diye düşünüyorum.
Fakat hayalleri sınırlandırıp gerçekleşmeyeceği hissine kapılmak ise o hayalden alınacak zevki yerle bir eder.
Yani hayalin bile ölçülü olması lazımdır.
Geçtiğimiz günlerde Kastamonu gazetesine ikinci köşe yazısını yazan Haluk Levent'in "Kastamonu Hayalleri" başlıklı yazısı ilgimi çekti. Okuyucularımla da paylaşmak istedim.
Çukurova ikliminden, üniversite okumak için Kastamonu'ya gelip farklı bir iklime, kültüre ve en önemlisi insanlara alışma sürecini çabuk atlatan Haluk Levent hem eğitimini tamamlamak hem de bölgemizin tadını çıkarmak ister.
Bu arada Ilgaz ve Küre dağlarının muhteşemliğini, Dikmen tepesini, Yaralıgözü, Oluklu, Suğla ve Belören yaylalarından inip bir-iki saatte denize ulaşıldığını araştırmış ve öğrenmiştir.
İklimi soğuk olsa da insanları sıcak olan Kastamonu'da yöre halkından arkadaşlar edinir. Zaman kaybetmeden sadece il merkeziyle sınırlandırılmayıp, ilçeler hakkında da fikir sahibi olunacak gezilere çıkılır bir kaç arkadaşla. Kastamonu'nun soğuğuna bir de lapa lapa yağan kar eklenmiş, kar yağışının kendini iyiden iyiye hissettirdiği bir gün Daday, Azdavay ve Şenpazar ilçeleri, köyleri ve platolarını katederek Cide'ye doğru yola çıkılmıştır. Amaç gezmek ve hoşça vakit geçirmektir. Zaman sınırlaması olmayınca, ilgi çekici bulunan her yerde durup, geziyi eğlenceli bir hale getirmişlerdir. Bu arada Haluk Levent'in yıllar önce kafasında kurmuş olduğu bir hayalini bu gezide gerçekleştirmek istediğinden arkadaşlarının haberi yoktur.
Haluk Levent, Rıfat Ilgaz'ın "Yıldız Karayel" isimli romanını ilk okuduğunda şöyle bir hayal kurmuştur. "Bir gün olur da Kastamonu'ya gider, uçsuz bucaksız karla kaplı bir yerin ortasına düşersem bu kitabı tekrar okuyacağım."
Evet bu gezide tam da hayal ettiği gibi bir yer gördüğünde arabanın şoförlüğünü yapan arkadaşından arabayı durdurmasını istemiştir. Arabanın içindekilerin bir anlam veremediği bu mola isteğine, bir zamanlar kurduğu hayali anlatarak cevap veren Haluk Levent, hayalini gerçekleştirmesine engel olmamaları için biraz dil döker ve arkadaşlarını ikna eder. Arabanın bagajından çıkardığı portatif sandalyeyi karların içine yerleştirip çantasından da okumak istediği kitabı çıkartır.
Soğuktan etkilenmemek için giymiş olduğu kıyafeti, üşümesine bir nebze engel olsa da, hayalini gerçekleştiriyor olmanın mutluluğu ona soğuğu hiç mi hiç hissettirmiyordur. Karların ortasında okuduğu iki bölümü yeterli gören Haluk Levent zafer kazanmış komutan edasıyla arkadaşlarının yanına arabaya döner.
Evet hepimize ilginç gelebilecek bir hayal kurulmuş olsa da, o hayalin gerçekleştirilip Kastamonu gazetesine köşe yazısı olması daha da ilginç duruyor aslında. Belki de verilmek istenen mesajın okuyucular tarafından alınması hedefleniyor bu yazıyla.
Ne dersiniz gerçekleştirdiğiniz ya da gerçekleştirmek istediğiniz bir hayaliniz geldi mi aklınıza?
Hatta gerçekleşmesi mümkün olmayan bir hayal kurmadınız mı hiç?
Uçuk-kaçık hayallere dalmadınız mı?
Benim 17-18 yaşlarında kurduğum bir hayalimi paylaşayım o zaman. O günlerde bir araba sahibi olmak en büyük hayalimdi. Fakat sadece bununla sınırlı değildi hayalim. Arabayı aldığımda birde Orhan Gencebay'ın kaseti alınacak, arabada yüksek sesle dinlenecekti. 1994 yılında bu hayalimi gerçekleştirdim. Hatta aklıma geldiğinde hâlâ son sesini açıp Orhan Gencebay parçalarını dinlemekten büyük keyif alıyorum.
Herkesin yaşam standardını ölçü alarak kurduğu hayallere er yada geç kavuşma ihtimali yüksektir. Bunun için sabır ve şükür şarttır.
2020 yılının hepimize sağlık, mutluluk ve huzurla birlikte hayallerimizide gerçekleştirme fırsatı sunan bir yıl olmasını temenni ediyor, İnebolu'muz için bir sıçrama yılı olmasını diliyorum.
| Bu haber 7018 defa okunmuştur.