Karadeniz’in güzel ilçesi İnebolumuz yalnızca doğasıyla değil geçmişte üstlendiği tarihi sorumluluklarla da gönüllere taht kurmuştur.
Atatürk’ün “Gözüm Sakarya’da kulağım İnebolu’da” sözü İnebolu’nun Kurtuluş Savaşındaki rolünün ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.
İlçemiz milli mücadele yıllarında üstlendiği rol ile Türk tarihinin altın sayfalarında yerini almıştır.
Milli mücadelede lojistik destek açısından en güvenilir bölge olan İnebolu limanından Ankara’ya cephane ve erzak akışında kadınıyla, çocuğuyla, genciyle, yaşlısıyla büyük yararlılık gösterirken Anadolu’nun kurtuluşunun bir anahtarı olmuştur.
Bu sebeple İnebolu’ya İstiklal Madalyası verilmiştir ve tarihe İstiklal Madalyası alan tek ilçe olarak geçmiştir.
Ayrıca Atatürk 25 Ağustos 1925 tarihinde “Bu serpuşun adına şapka denir.” sözüyle İnebolu’da şapka ve kıyafet inkılabını başlatmıştır.
Ancak İnebolu tarihi sadece Kurtuluş Savaşıyla sınırlı değildir.
Güzel ilçemiz doğal güzellikleriyle de ön plana çıkmış bir ilçedir.
İnebolu, Karadeniz’in en güzel kıyı şeritlerinden birine sahiptir.
Deniz ve ormanın en görkemli buluştuğu, güneşin denizden doğup, denize battığı, yeşilin her tonunun maviyle kucaklaştığı güzel ilçemizde doğa adeta tüm cömertliğini sergilemektedir.
Boyranaltı sahili boyunca uzanan yürüyüş yolları, mis gibi bir deniz havası, ormanların içindeki patikalar, halkımızın sıcak ve içten sohbetleri, misafirperverliği güzel ilçemizi ziyaret edenleri büyüleyen unsurlardan sadece birkaçıdır.
Üretmeyi seven ve ürettikleriyle ev ekonomisine katkı sağlayan köylü kadınlarının birbirinden güzel doğal ürünleri, ev yapımı tarhanaları, turşuları, pekmezleri, sebze ve meyveleri her salı ve cumartesi günleri İnebolu pazarında alıcısını bekler.
Güzel ilçemiz İnebolu; tarihinin, doğal güzelliklerinin ve doğal ürünlerinin yanı sıra zengin mutfağı ve yerel tatlarıyla da dikkat çeken bir yerdir.
İnebolu kapalı kıymalı pidesi özellikle pazar sabahı kahvaltılarında kalabalık aile sofralarına eşlik eden vazgeçilmez bir lezzettir.
Haluşka (kulaklı makarna), fasulyeli kesme makarna, fasulyeli samsı böreği, banduma, İnebolu güveci, hastalıklara şifa kaynağı kızılcık ve hamur ak tarhana çorbaları, mısır bulguru çorbası, ovmaç çorbası, yiyenin tekrar yemek istediği kaşık helvası, İnebolu’ya özgü yumuşak ve kendine has lezzeti olan karaağaç üzüm yaprağından etli ve zeytin yağlı yaprak sarmaları, kuyu kebabı, özel bir pişirme yöntemi olan mantı, İnebolu’ya özgü etli ekmeği ise kızılcık marmelatı ya da elma ekşisi eşlik ettiğinde damak tadını adeta zirveye taşıyan bir lezzettir.
Karadeniz’den mevsiminde çıkan çeşitli balıklar, kestane, fındık, şifa kaynağı olan kestane balı, gogana eriği, kanlıca mantarı, ekşi kara, dağ çileği reçeli, mevsiminde çıkan en doğal sebze ve meyveler ilçemizin ön plana çıkmış lezzetlerinden, doğal ürünlerinden sadece bazılarıdır.
Aşı boyalı evleri, tarihe tanıklık etmiş konakları, Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden biridir.
İnebolu evlerinin bir Safranbolu bir Beypazarı evleri gibi ön plana çıkması için tanıtım faaliyetlerinin artırılması, koruma projelerine önem verilmesi, belediye, sivil toplum kuruluşları, halkımızın turizme yönelik yatırımlarının desteklenmesi büyük bir önem taşımaktadır.
Güzel ilçemiz geleneksel el sanatlarıyla da tanınır, ilçemize bağlı Dibek Köyünde tamamen geleneksel yöntemle üretilen el yapımı olan bıçaklar coğrafi işaret tescili almış bir üründür.
İlçemizin kültürel zenginliklerinden biri de kemane, davul ve zurna eşliğinde oynanan oyunlar düğünlerin vazgeçilmez bir parçasıdır.
Bugün İnebolu hem turistik hem de kültürel anlamda daha fazla dikkat çekmeyi hak eden bir yerdir.
Ancak bu güzelliklerin korunması için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekmektedir.
Herkese kendi doğup büyüdüğü yaşadığı yer en güzel gelir belki ama benim memleketim İnebolu tarihiyle öğreten, doğasıyla dinlendiren ve insanıyla ısıtan bir yerdir.
Daha önce İnebolu’ya gelmeyen misafirlerimiz bir gün yolunuz düşerse bu güzel ilçemizde sadece geçmişle değil aynı zamanda kendinizle de baş başa kalabilirsiniz.
Çünkü İnebolu yalnızca bir ilçe değil bir ruh bir vefa ve bir kahramanlık hikayesidir.
| Bu haber 840 defa okunmuştur.
