Atıl vaziyette duran her yer, bulunduğu caddeyi-sokağı, mahalleyi, bölgeyi köreltir.
Bakımsızlıktan yıkılmaya yüz tutmuş ve çürümeye terk edilmiş her bina çevresine zarar verir.
İlçemizde yer yer göze çarpan bakımsız binaların yanı sıra, ilgili kurumlarca tescillenerek koruma altına alınan yüzlerce tarihi yapı bulunmaktadır. Fakat son yıllarda yapılan restorasyon çalışmalarıyla bu yapılar ilçemizin görünümüne pozitif katkı sunmaktadır.
Bunların dışında bir de kaderine terkedilerek hiçbir şekilde çivi çakılmayan bazı işletmeler vardır ki, bunlar da taşın altına elini koyma cesareti gösteren girişimciler tarafından ayağa kaldırılıp işletilmektedir.
Hepimizin mâlumu Abana yolunda yıllarca Kuğu çay bahçesi adıyla rahmetli Mehmet Çevik tarafından yapılıp işletilen mekanı biliyoruz. Ne yazık ki bir kaç yıldır sahibinin vefatıyla kapanmış ve kendi haline bırakılmıştı. Kaderine terkedilip atıl vaziyette kalmasına kimsenin gönlü razı değildi. Limanın özelleşmesiyle mağdur olan Murat Kendir için bu yer yeni bir başlangıç olabilirdi.
Uzun yılların kazandırdığı tecrübeyi de kullanarak vatandaşın talebine cevap verebilecek farklı bir mekan hedefiyle yola çıkıldığı belliydi.
Geniş bir yelpazeye sahip hizmet sektöründe, kalıcı olabilmek için kollar sıvandı ve nezih bir ortam oluşturuldu.
Sakinliği sevenler, kafa dinlemek yada stresten uzaklaşmak isteyenlerin arayıpta bulamadığı bir yer özelliği taşıyordu.
Evet deniz ve doğayla iç içe, hem kapalı, hemde açık oturma alanıyla, doyumsuz manzarasıyla tercih edilen yeni bir işletmeye kavuştu İnebolu.
Hafta sonu Abana'ya kahvaltıya gitmek için bahane kalmadı.
Rıhtım kafe dışarıda kahvaltı yapmak isteyenler için sadece İnebolu'dan değil komşu ilçelerden de misafirlerin rağbet ettiği bir mekan halini aldı.
Aynı kategoride hizmet veren bir kaç güzide işletmeyle beraber yüz akımız oldu.
Eşimiz-dostumuz ve misafirlerimizle gidip rahat rahat oturacağımız yerler çoğaldı.
Yerli-yabancı herkese alternatif mekanları seçme hakkı doğdu.
Bizlere ise bu tarz işletmelerin kalıcı olmasını sağlamak için sık sık ziyaret ederek yaşatmak kaldı.
Bu arada bende oluşan fikir ise yıkılmaya yüz tutmuş yapıları kaderine terk eden, yıllardır çivi bile çakmayan ve zaman geçtikçe çoğalan hissedarlarla kimseye yaramayan yapı sahiplerinin restorasyon için tek tek uyarılmasıdır.
Buna paralel günümüze gelinceye kadar, yıkılmaya yüz tutmuş yapıları ayağa kaldırarak ilçe turizmine olumlu katkı sağlayan yapı sahiplerine TEŞEKKÜR BELGESİ verilmesi teşvik edici olacaktır.
NOT : Dün kargodan bir paket geldi. 16. ve 20. Dönem Kastamonu Milletvekili Fethi Acar büyüğümüzün bizzat imzalayarak tarafıma gönderdiği "DARBELERDEN KESİTLER, YOKUŞA SÜRÜLEN MİLLİ İRADE" isimli iki ciltlik kitabını gönderme inceliğine çok teşekkür ederim. Kitabın arasından çıkan 6 Haziran tarihli mektubunu okuduğumu ve tüm yazılarımı takip etmesinin yanı sıra hakkımdaki iyi dileklerinin beni çok mutlu ettiğini belirtmek isterim. İnebolu'ya olan özel ilgisini her görüşmemizde hissettiren Sayın Vekilimizi en kısa zamanda İlçemizde görmekten onur duyacağımızı ifade eder saygılar sunarım.