ABANA'DA DOĞA VE DENİZ TURİZMİ, İNEBOLU'DA TARİH VE KÜLTÜR TURİZMİ!

Gelişmeleri imrenerek okuyoruz...

Gıpta ediyor, iç geçirmekle yetiniyoruz !

"Komşuda pişer, bizede düşer" diyerek avunuyoruz.

Maalesef elden başka bir şey gelmiyor.

Komşumuz Abana emin adımlarla ilerliyor, bölgenin parlayan yıldızı olmak için ciddi yatırımlarla adından söz ettiriyor.

Bunu da bir kaç koldan yapıyor.

Abana sahilini Karadeniz'in dev dalgalarından koruyup, boydan boya doğal kumsal olmasına katkı sağlayacak batık mendirek projesi devam ediyor. 50 metre genişlik ve uzunluğunda 20 adet mendirek yapılıyor, Abana'nın çehresi değişiyor.

Yatırımcı bir firma Abana'da Hacı Veli konağını da içine alan 100 dönümlük tabiat harikası alanı ekoturizm tesisi yapıyor.

Yine bölgenin tek aqua parka sahip oteli, Abana'ya değer katıyor...

Yıllardır bir tatil köyü havasını muhafaza eden ve devamlılığı sağlayarak turizmde bayağı mesafe kat eden, yatak sayısının fazlalığı ve ekstra aktivitelerle tercih sebebi olan Abana hem deniz, hem de doğa turizminde "Ben de varım" diyerek, geleceğe umutla bakıyor.

Hatta İnebolu dahil komşu ilçelerin ve Kastamonu merkez nüfusunun sayfiye yeri konumunu güçlendiriyor.

1960'lı yıllarda Limasollu Naci'nin dil kursu vermek için kurduğu çadır kampıyla uzun yıllar adından söz ettiren Abana, pansiyonculuk yaparak para kazanan halkının turizme olan yatkınlığını biliyor ve tekrar eski günlerine dönmek için çaba sarfediyor.

Önce yatırım yapılıyor, sonra turist bekleniyor.

Altyapısı önceden hazırlanmayan hiç bir projede başarıdan söz edilemeyeceği biliniyor.

Peki bu durumdan İnebolu olarak istifade ediliyor mu?

Deniz ve doğa turizmi için Abana'yı tercih eden misafirlerin İnebolu'yu da ziyaret etmeleri için proje üretiliyor mu?

Evet hiç bir hizmet kendi kendine gelmiyor..!

Yani "emek" vermeden "yemek" olmuyor !

İnebolu'nun KÜLTÜR TURİZMİ'yle ön plana çıkması daha mantıklı görünüyor.

Tabii ki buna karar vermek bizi aşıyor...

Yetkili mercilere bu konuda çok iş düşüyor!

Türk Ocağı İstiklâl yolu müzesi, Kent Tarihi Müzesi tarihimize ışık tutuyor...

Ecdadımızın kahramanlıklarını gelecek nesillere ve ziyaretçilerimize aktarmamız için potansiyel turist gerekiyor.

Bu müzelere ilave farklı projelerin de hayata geçirilmesi ile ziyaretçilerin İnebolu'da daha uzun süre kalması ve Abana'ya gelen misafirlerin pek çoğunun kültürel gezi programıyla İnebolu'ya çekilmesi özel bir çaba istiyor.

Sadece Abana'ya değil, Pınarbaşı'na kanyonlar için, Azdavay'a seyir terası için, açık hava müzesini andıran ilimiz Kastamonu'ya gelenlerin rotasına da İnebolu'nun girmesi ve kısacası artık yeni yol haritaları çizmek için acil eylem planı oluşturulması şart gözüküyor.

Deniz turizminde geçmişini mumla arayan, doğa turizmi için hiç yol alamayan İnebolu, kültür turizmine odaklanarak gelecek planlamasını yapmalı ve elbirliğiyle buna odaklanmalı.

İnebolu'nun kurtuluş reçetesinin ilk sırasında KÜLTÜR TURİZMİ yer almalı.

Tabii ki herkes tarafından benimsenirse !

Yetkili kurumlar çaba sarfederse !

| Bu haber 1174 defa okunmuştur.