İnebolu Gündem Gazetesi
İNEBOLU KASTAMONU İLÇELER
İNEBOLU UYUYOR MU, UYUTULUYOR MU?Tarih 19 Temmuz 2025, 13:49 Editör: Editör

İNEBOLU UYUYOR MU, UYUTULUYOR MU?

Çok gezen mi bilir, çok okuyan mı?

Belki de en doğru bilgi, gezerek ve okuyarak birlikte elde edilir.

Ancak sadece gezmiş olmak için değil; bir şeyler öğrenmek, farkına varmak ve kıyas yapabilmek için yola çıkmalı insan. Geçtiğimiz günlerde Karabük’ün incisi Safranbolu’yu gezip görme fırsatı buldum. Bu yolculuk yalnızca tarihi evleri görmek değil, aynı zamanda kendi memleketim İnebolu’ya dair zihnimde yeni pencereler açmak demekti.

Safranbolu, tarihi evleriyle adeta bir açık hava müzesi gibi.

Osmanlı mimarisinin yaşayan örnekleri arasında yer alan bu yapılar, sadece fiziksel değil; tarihsel ve duygusal birer miras.

Dar sokaklarında yürürken taşlara sinmiş hikâyeleri duyabiliyor insan.

Ancak dikkat çekici olan şu: Cam terasa giden yolda bile turizme dair tüm altyapının düşünülmüş olması beklenirken, cam terasa ulaşmak için adeta labirent gibi yollarda dolandık durduk.

Ne bir yön tabelası ne de net bir rehberlik…

Buna rağmen turist kaynıyordu.

Bu durum, tanıtımın gücünü ve algının gerçekliğin önüne nasıl geçtiğini gösteriyor. Bu da yerinde bir eleştiriyi hak ediyor: Yollarla değil, reklamla ulaşılmış bir yoğunluk vardı adeta.

Azdavay’daki Çatak Kanyonu cam seyir terasını da gidip gören biri olarak doğrusu çok şaşırdım.

Doğal manzarası, yükseklik hissi ve büyüleyici atmosferiyle Safranbolu’daki cam terastan en az üç kat büyük ve daha etkileyici.

Fakat bu potansiyelin bile hak ettiği ilgiyi görmediğini söylemek zorundayım.

Yol şartları, yönlendirme tabelalarının yetersizliği ve ulaşımın zorluğu, yerel yönetimlerin ve ilgili kurumların bu alanlara ne kadar az yatırım yaptığını açıkça gösteriyor.

Özellikle Kastamonu–İnebolu yolu daha ulaşılabilir, güvenli ve konforlu hale getirilebilir.

Doğasıyla büyüleyen bu güzergâhın, ulaşım açısından iyileştirilmesi hem turizmi canlandıracak hem de bölge halkının yaşam kalitesini artıracaktır.

Eski çarşıda gördüğüm evler ile bizim İnebolu’daki aşı boyalı evler arasında mimari olarak neredeyse hiçbir fark yoktu.

Tek fark, Safranbolu evlerinin düzenli olarak restore edilmesi, tanıtımının profesyonelce yapılması ve “değeri bilinmiş” olmasıydı. Oysa İnebolu evleri, Kurtuluş Savaşı’nda halkın direnişine ev sahipliği yapmış; Karadeniz’in tuzlu rüzgarına, yokluk zamanlarının sessizliğine ve birlik ruhuna tanıklık etmiş yapılardır.

Aşı boyalı evler sadece birer konut değil; tarihsel bir sembol olmasına rağmen hâlâ yeterince korunmamakta, tanıtılmamakta ve değer görmemektedir.

Yemek kültürü açısından da gözlemlerim vardı.

Safranbolu’ya özgü, karakteristik bir yemek kültürü göremedim.

Öyle ki neredeyse bizim bandumamızı bile sahiplenmişler.

Kafelerde ve restoranlarda yöresel tatlardan çok, genel geçer menüler hâkimdi.

Belki de yabancı turist yoğunluğunun etkisiyle evrensel tatlara yönelmişler. Ancak fiyatlar İnebolu’ya göre neredeyse iki kat daha yüksekti.

Aynı çorba, aynı çay; fakat daha pahalı.

Lokumları çok övülüyordu ama doğrusu bildiğimiz klasik lokumdu.

Oysa bizde de geçmişin mutfak kültürünü yaşatan, özgün bir tat olan kaşık helvamız var.

Ancak bir ürünü değerli kılan yalnızca lezzeti değil; onun anlatısı, geçmişi ve doğru şekilde sunulmasıdır.

Safranbolu’nun lokumu, belki tat olarak farklı değil ama “marka” olmayı başarmış bir hikâyeye sahip.

Demek ki tanıtım yalnızca insan akışı değil, ekonomik dönüşüm de sağlıyor.

Bu da İnebolu’nun sahip olduğu özgün tatlarıyla çok daha güçlü bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor.

Burada esas mesele şu: Bir yerin değerini asıl belirleyen, sahip olduğu tarih ve güzellik değil; bu değerin nasıl anlatıldığı, nasıl korunduğu ve nasıl tanıtıldığıdır.

İnebolu, Milli Mücadele döneminde cepheye cephane taşıyan halkıyla, Türk kadınının fedakârlığını simgeleyen “Şerife Bacı” ile, sadece bir ilçe değil, bir duruştur.

Bu duruşun görünür kılınması, anlatılması, geleceğe aktarılması gerekir.

Tüm bunları gördükten sonra ister istemez içimi bir hüzün kapladı.

“Bizim ilçemiz niye böyle değil?” diye düşündüm ve gerçekten üzüldüm.

Oysa ki biz yıllardır sadece bekliyoruz; “Gün gelir İnebolu da iyileşir, tanınır, ayağa kalkar” diye umut ediyoruz.

İstiklal Madalyamızla, Milli Mücadele’deki kahramanlıklarımızla gurur duyuyor, geçmişte kalmış başarıları tekrar tekrar anıyoruz ama ne yazık ki başka hiçbir somut adım atılmıyor.

Sanki zaman durmuş, sadece geçmişin gölgesinde yaşıyoruz.

Oysa bu tarihin üzerine yeni başarılar inşa etmek mümkün.

Belediyeler, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları olarak tanıtım faaliyetlerine çok daha büyük bir ciddiyetle yaklaşmamız gerekiyor.

Tanıtım sadece afiş bastırmakla, sosyal medyada birkaç gönderi paylaşmakla olmaz.

İnebolu, geçmişin emaneti ve geleceğin umudu olarak hâlâ bekliyor.

Onu duyan, gören, anlatan ve tanıtan insanların sesiyle yeniden ayağa kalkacak. Ve belki de o zaman sadece evler değil, bir milletin kökleri de yeniden görünür olacak.

İlçemizin de hak ettiği değeri görmesini, geçmişiyle gurur duyan bir İnebolulu olarak yürekten diliyor, tüm hemşerilerimizle birlikte bu kıymetli mirasa sahip çıkmayı umut ediyorum.



  |  Bu haber 5118 defa okunmuştur.

Facebook  Twitter  Google  StubmleUpon 

İNEBOLU  KATEGORİSİNDEN HABERLER

HEY GİDİ GÜNLER HEY!

HEY GİDİ GÜNLER HEY! İnebolu sokaklarında eskiden mis gibi kokusuyla insanı cezbeden pişmiş kestanenin yapılıp satıldığı günler tarihe k...

İNEBOLU DEVLET HASTANESİ'NDE BİR İLK DAHA GERÇEKLEŞTİ

İNEBOLU DEVLET HASTANESİ'NDE BİR İLK DAHA GERÇEKLEŞTİ İnebolu Devlet Hastanesi’nde bir hastaya endoskopik beslenme tüpü yerleştirme ameliyatı başarıyla gerçekleştirildi.

"KEŞKE"LERİN DEĞİL, "İYİ Kİ"LERİN ÇOK OLDUĞU BİR HAYAT YAŞAYALIM!

Hayat, iki kelime arasında gidip gelen bir yolculuk: keşke ve iyi ki.

BANA DOKUNMAYAN YILAN BİN YIL YAŞAMASIN!

BANA DOKUNMAYAN YILAN BİN YIL YAŞAMASIN! Beş-on yıl da yaşamasın...

21. YÜZYILDA BİR İMTİHAN

21. YÜZYILDA BİR İMTİHAN Mü’minûn Sûresi’nin ilk on âyeti kurtuluşa eren Mü’minlerin özelliklerinden bahsediyor.

EDEP TOPLUMUN AYNASIDIR

EDEP TOPLUMUN AYNASIDIR İyi biliyorum ki; pek çok kişi başlığı okuyor ve içeriğini okumaya gerek duymuyor...

MEZUN OLDUĞU OKULDA KONFERANS VERDİ

MEZUN OLDUĞU OKULDA KONFERANS VERDİ Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyesi İnebolulu hemşehrimiz Prof. Dr. Vefa Taşdelen, mezun oldu...

EVDE "YATAĞINDA" ÖLMEK MAZİDE KALDI, YERİNİ "YOĞUN BAKIMDA" ÖLMEK ALDI!

EVDE Geçtiğimiz günlerde bir doktorun muayenehanesinde karşılaştığım, uzun yıllar yoğun bakım hemşireliği yapmış bir kar...

İNEBOLU'NUN KÖKLÜ ESNAFLARINA VEFA!

İNEBOLU'NUN KÖKLÜ ESNAFLARINA VEFA! Kaymakam Necdet Uçar, 22-28 Eylül Ahilik Haftası dolayısıyla ilçemizin yaşayan ahilerini makamında misafir etti.

Basın İlan Kurumu


ANKET

Siteyi Nasıl Buldunuz?




Tüm Anketler

Tüm videolar

  HIRSIZLIK ANI KAMERAYA TAKILDI
 

HIRSIZLIK ANI KAMERA

İzlenme:128706

   
  Mustafa Gökhan Gülşen ile röportaj
 

Mustafa Gökhan Gülşe

İzlenme:113932

   
  İnebolu Pazarı
 

İnebolu Pazarı

İzlenme:134002

   
  İnebolu Tanıtım
 

İnebolu Tanıtım

İzlenme:119530

   

HAVA DURUMU

Yazar Girişi| Mail | Reklam ver

inebolugündem İnebolu Gündem Gazetesi
Tüm hakları saklıdır. Yayınlanan içerikler izinsiz kullanılamaz.
- Altyapı: MyDesign