Anasayfa » İNEBOLU
18 Kasım 2022, 17:43 Editör:
İNEBOLU'DA GETİRE GÖTÜR DERLER
1982 yılı Çankırı Ziraat Meslek Lisesini kazanıp, İnebolu dışına çıktığım ilk tarih olarak hafızamda yer etmiş...
Farklı bir iklim, farklı kültür ve değişik yörelerden gelmiş farklı insanlarla tanışıp kaynaşmak hiçte kolay olmadı haliyle..
İlk günlerden itibaren alışık olduğum İnebolu şivesinin sıkıntısını hissedilir derecede çektim. Arkadaşlarım söylediklerimin bazılarını anlamıyor, tekrarlamamı istiyorlardı.
"ONU BURAYA GÖTÜR" diyordum mesela...
"NEREYE GÖTÜREYİM" diye bir cevapla karşılaşıyordum.
Meğer "BURAYA GETİR- BURADAN GÖTÜR" olacakmış doğrusu
İnebolu'da getire de götür, götüre de götür diyoruz çünkü...
Kelimenin anlamını öğrenene kadar akla karayı seçtim. Ne zormuş alıştığından vazgeçmek.
Bölge ağzı denilen bu konuşma şeklini değiştirmek ya da düzeltmek...
Baktım olmuyor, bildiğim ve öğrendiğim gibi konuşmaya devam ettim. Hatta bazı arkadaşlarıma bile sirayet etti bizim bölge ağzımız...
Ankara ve Çankırı bölge insanı çocuğa BEBE derken, bizim UŞAK söylemimize alıştılar mesela dört sene sonunda.
Onlarda DELİ demeyi unutup, DÖLÜ demeye başladılar.
"GAPIYI GIYGAŞUK BIRAK" cümlesinin ne anlama geldiğini öğrendiler bizden. Kapıyı tam kapatmayıp, biraz aralık bıraktılar kimi zaman...
ERİK demektense ÖRÜK demek daha ilginç geldi ve o kadar benimsediler ki örük zamanını iple çektik hep beraber...
İnebolu şivesi çok hoşlarına gitti arkadaşlarımın...
Mesela rahat durmayana FIYILDAMA...
Kıkır kıkır gülene FİNGİRDEME diyerek...
"Çok az" yerine CİTGATÇA...
En küçük parçayı CİNİ diyerek ifade etmeye çalıştık.
Lahanaya KELEM...
Dağ yemişine MUMGİLE...
Baykuşa GODOGOZ dememiz ilgilerini çekti.
Şive farklılığını 14 yaşımda yaşayarak bu konuda tecrübe sahibi oldum diyebilirim.
Fakat bir gerçek var ki, o da gittiğim, ya da uzun süre kaldığım hiçbir yerin bölge ağzını kabullenemedim.
Çünkü İnebolu şivesi de bizim kültürümüzün bir parçasını oluşturuyor.
Bölge ağzı bile insanların birbiriyle yakınlaşmasını ve kaynaşmasını sağlıyor.
Bu konuşma tarzımız geçmişten geleceğe taşınarak, bir nevi kültürel miras bırakılmış oluyor.
| Bu haber 2634 defa okunmuştur.