Anasayfa » İNEBOLU
25 Kasım 2016, 17:05 Editör:
UNUTULMUŞ İNEBOLU
Çocukluk ve gençlik yıllarımda GAZİ İNEBOLU; orta yaşa doğru geldiğimde YİĞİT İNEBOLU; Turgut Özakman’ın Şu Çılgın Türkler kitabından sonra ise ÇILGIN TÜRKLER DİYARI İNEBOLU olarak anılmaya çalışıldığı, maalesef bu ünvanları İnebolu adının önüne yazdırabilmek için bir arpa boyu bile yol alınamadığı gerçeği ile yüz yüzeyiz.
Maraş iline; Kurtuluş Savaşında şehir halkının topyekün düşman kuvvetlerine direniş göstermesinden dolayı 5 Nisan 1925 tarihinde Kırmızı Şeritli İstiklal Madalyası, 7 Şubat 1973 tarihinde de TBMM kararı ile Kahramanlık ünvanı verilmiştir.
Antep iline; yine aynı şekilde Kurtuluş Savaşında düşman işgaline karşı büyük bir savunma başarısı gösterilmesinden dolayı 8 Şubat 1921 tarihinde Gazilik ünvanı, 7 Şubat 2008 tarihinde TBMM kararı ile Kırmızı Şeritli İstiklal Madalyası verilmiştir.
Ankara’nın Kazan ilçesine ise; 15 Temmuz 2016 gecesi gerçekleştirilmeye çalışılan kalkışma hareketine karşı ilk sivil direnişin öncüsü ve darbecilerin kalesi olan Akıncı Kışlası’nı 8 bin kişiyle basarak F-16’ların önüne yatan ilçe halkı olduğu için Kahramanlık ünvanı verilmiştir.
İNEBOLU; Milli Mücadele yıllarında Anadolu’nun ümit ve mukaddes giriş kapısı olmuştur. Gemilerle gelen mukaddes emanetleri silah ve cephaneyi karaya çıkartmak için yiğit denizcilerimizin, cepheye ulaştırmak için kahraman ecdadımızın çabalarının unutulmaması adına bu ünvanları talep ediyoruz. İnebolu bombardımana tutulduğu, işgal edilmeye çalışıldığı için “GAZİ” olduğumuzu iddia ediyoruz.
Peki bu ünvanları hak etmediğimizi düşünen var mı? Ya da “bu kadarı da fazla” denecek bir şeyler mi istiyoruz? Kendi kendimize biraz fazla mı abartıyoruz. Yoksa İnebolu halkına topyekün “Artık geçmişinizle yaşamayı, kahramanlıklarınızla öğünmeyi, yapılan fedakarlıkları, şanlı tarihinizi unutun, geleceğe bakın” denilmek mi isteniyor?
Tarihe İnebolu ismini altın harflerle yazdırmış kahraman ecdadımız yattıkları yerden kalkıp da şimdiki İnebolu’yu görseler biz de başka yerlere göçelim, bize buradan ekmek çıkmaz derler.
İnebolu’nun unutulmuşluğu, günümüzün sorunu değil. Kimse “Yine bize dokunduruyor” diye üzerine alınmasın. 70-80 yıldır devlet hizmetinden fazla nasiplenemediğimizi, her yere kepçe ile hizmet giderken bize kaşıkla bile verilmediğini dile getiriyorum.
Ben bir İnebolu sevdalısıyım. Nüfus kağıdında doğum yeri İnebolu yazan herkesin duygularına tercüman olmaya çalışıyorum. İki hafta önceki “Bunları Biliyor muyduk” başlıklı yazımı okuyanlar 1880-1930 yılları arasındaki İnebolu ile şimdiki İnebolu’yu kıyasladıklarında aradaki farkı görmüşlerdir.
Biz devlet yatırımı almadıkça göçe zorlanmışız. Köylerimiz boşalmış, ilçemiz küçülmüş, kaderimize terk edilmişiz. Artık bir şeyler yapıp dibe vurmuşluğumuzu tersine çevirme zamanı geldi de geçiyor bile. “Ağlamayan çocuğa meme vermezler” atasözündeki gibi bizim bir şeyler isterken sesimizin daha gür çıkması lazım. Birlik beraberlik içinde seçilmişiyle, atanmışıyla, el birliğiyle hareket ederek sesimizi duyurmalıyız.
Kahraman-Gazi-Yiğit-Çılgın Türkler Diyarı İnebolu halkının hak ettiği bu ünvanlar bugüne kadar layık görülmüyorsa, o zaman ilçeye giriş ve çıkış tabelalarına “UNUTULMUŞ İNEBOLU” yazdıralım olsun bitsin.
Not:Tüm öğretmenlerin Öğretmenler Gününü en içten dileklerimle kutluyor, ilkokul öğretmenim merhum Mehmet Kalyoncu'yu rahmet ve minnetle anıyorum.
| Bu haber 8888 defa okunmuştur.