İnebolu Gündem Gazetesi
İNEBOLU KASTAMONU İLÇELER
İNEBOLU’DA MÜZİK KÜLTÜRÜTarih 03 Şubat 2017, 16:15 Editör: Editör

İNEBOLU’DA MÜZİK KÜLTÜRÜ

Geçen haftaki yazımda İnebolu Türküleri ile Sarı Recep ve Orhan Dağlı biyografisini okuyucularımla paylaşmıştım. Olumlu tepkiler ve yorumlar yapan okurlarım İnebolu’da eskiden çok kapsamlı bir biçimde müzik icra edildiğini ve bunları da yazmamın gerekli olduğunu dile getirdiler. Bunun akabinde 1950’li yıllardan itibaren İnebolu’da müzik kültürünün gelişimine kimlerin katkı verdiğini öğrenmek maksadıyla bu konuda deneyimleri olan diş hekimi Altuğ Dölen ağabeyin bilgisine başvurdum. Kendisinin hazırlayıp bana ulaştırdığı yazıyı sizin de ilginizi çekeceğini düşünerek köşemde paylaşıyorum:

“Ben Altuğ Dölen. 1946 yılında İnebolu’da doğdum. İnebolu’da 42 yıl öğretmenlik ve başöğretmenlik yapan Hasan Dölen ve 36 yıl öğretmenlik yapan Mediha Dölen’in çocuklarıyım. Halen İnebolu’da diş tabibi olarak çalışmaktayım. Konuya girmeden evvel; bu yazıda isimleri geçen, ebediyete intikal etmiş büyüklerimi ve küçüklerimi saygı ve rahmetle anıyorum.

Yıl 1954-55. İlkokul 3-4. Sınıftayım. O yıllarda ve de daha evvelki yıllarda Halkevi’nde; milli bayramlarda, özel günlerde balolar tertip edilirdi. Ailem beni de götürürdü böyle gecelere. Bu toplantılarda müzik, akordeonist Muammer ağabey tarafından yapılırdı. Aslen Patriyoz’lu olan bu zat çok güzel akordeon çalar, dansları yaptırır, oynatır, şarkıları söyletir, tek başına geceyi çıkarırdı. Birkaç yıl sonra İnebolu’dan gitti. Müzik bitti. Yapılan aile toplantıları değerli öğretmen Ziya Balta’nın subay olan oğlu Sıtkı Balta’nın Kore’den getirdiği pikapla devam etti.

1957 yılında ortaokula başladığımızda okulumuzun faal, çalışkan bir müzik öğretmeni çıktı karşımıza. Kadriye Hocanım. Onun disiplinli, eğitici çalışmaları sonucu 40-50 kişilik koro, ben de dahil olmak üzere 20 kişilik mandolin korosu çıktı ortaya. Bu mandolin korosu bayramlarda tıpkı bir bando gibi öne çıkar, İstiklal Marşı ile başlar, bir çok marşları ve türküleri çalar, okul korosu ve tüm öğrenciler hep birlikte gür bir sesle söylerlerdi.

Ortaokul son sene 1960 yılında bu koroya akordeonumla katıldım. Çocukluğumdan beri hayal ettiğim akordeonuma kavuşmuştum.

1960-1961 ders yılı Kastamonu Lisesi’nde okuduğum birinci yılın yaz tatilinde Mehmet Gürel (Şimdi emekli albay) arkadaşım bana bir teklifte bulundu. Altuğ, sen akordeonunu al, ben de bir şekilde bateri oluşturayım, gel plajda çalalım. O zaman İnebolu’da hiçbir müzik faaliyeti yok. Zaten o güne kadar halkın karşısına çıkıp çalan da yok. Bu fikir bana çok cazip geldi. Ve ikimiz o yaz eski plajın aile kısmında 18-19 parçalık bir repertuarımla çalmaya başladık. Ufak çaplı da olsa İnebolu’da kurduğumuz bu ilk müzik grubuyla bayağı ilgi topladık ve böylece bu yolda ilk adımı attık. Ben bu işin devamını getirmeyi kafama koydum.

1962 yılında Çanakkale Lisesi ikinci sınıfına gittiğimde orada da müzik faaliyetinde bulundum. Çok çalıştım ve repertuarımı bayağı genişlettim.

1962 yazında İnebolu’ya döndüğümde Hüseyin Gözen, Necati Meydani ile yeni bir  topluluk kurduk. Daha sonraları Zeki Denizci de bize katıldı. Eski plajın tam ortasında denizin içine yapılmış büyükçe bir dans pisti vardı. O pistte çalmaya başladık. Hüseyin Gözen Türk Sanat Müziği’nin derinliğine çok vakıf, sesi çok çok güzel, sanat müziği kadar da o zamanlar yeni yeni başlayan Türkçe sözlü aranjman şarkıları da aynı güzellikle söylerdi. Bateri de maliyeci Necati Meydani, Zeki Denizci ile dönüşümlü olarak akordeon çalardık. Zeki çok güzel şiir okurdu. Onun şiirlerine akordeonumla bir fon müziği yapardım anlatamam ortaya çıkan güzelliği. Çok beğenilirdi.

Müzik o zamana kadar sadece radyodan dinleniyordu. Bundan önceki olan müzik faaliyeti de belli bir kesime hitap ediyordu. İnebolu halkı o tarihte canlı müzikle, bir müzik topluluğu ile ilk defa tanışıyordu. Haftanın 3 günü çaldığımız gecelerde plaj dolup taşmaya başladı, masa sandalye kifayetsiz kaldı. O zaman plajı işleten İhsan Köksal (Hopalı Amca)’nın plajın ilerisinde kereste fabrikası vardı. Oradan getirdiği kalasları kısa kütüklerin üzerine koyup kumsala adeta tribün yapar kumsal dolardı. Bu faaliyetimiz halk tarafından tutulmuş, düğünlerin sünnetlerin olmazsa olmazı gibi bir şey olmuştu.

O yıllarda Halkevi çatısı altında süper bir saz ekibi ve korosu kuruldu. Sazlarda; Kemal Örüklü, Ergun Cebecioğlu, Muhittin İşeri, Sadullah Kara, Seyfettin İşeri, Kemane-Zilli Maşa, Alaaddin Hasanusta, darbuka Hamdi Eğdirici ve arkada Türk Halk Müziği korosu. Ekip Sarı Recep’in derlediği İnebolu türküleri ile başlar diğer yörelerin türküleri ile devam eder. Dinleyenleri coşturur mest ederdi. Hepsi birer saz üstadıydı. Radyoda Türk Halk Müziği sanatçısı Orhan Dağlı da İnebolu’ya geldiğinde sık sık bu grupta yer alırdı.

1964 yılında Halkevi’nde yeni bir topluluk kurduk. Bu sefer nefesli sazları işin içine soktuk. Apayrı bir güzellik ortaya çıktı. Çift akordeon ben ve Faik Tezel, trompet Recep Gürel, saksafon Sadullah Kara, klarnet Necmettin Güler, trambon Mehmet Ercebe, kornet Tekelci Mehmet, bateri Necati Meydani daha sonra Alaattin Hasanusta, solist Hüseyin Gözen. (Bu nefesli sazlar daha önce İnebolu bandosunu kurmuştu.) O sezonda faaliyetimiz böyle devam etti.

Plajı bırakan Hopalı Amca plajın ilerisindeki kereste fabrikasının önüne, (şimdiki ek Adliye binasının olduğu bölgeye) sahile 15-20 masalık, üstü defne dallarıyla örtülü çardak çay bahçesi yaptı. 1965-66 yazları gene Hüseyin Gözen, Necati Meydani, Zeki Denizci topluluğu olarak orada çaldık. Hasan Ersoy bazı parçalarda benim akordeona klarnetiyle eşlik ederdi. İnebolulu aileler Çankırı ve Ankara’dan gelen misafir aileler ki buralardan İnebolu’ya çok insan gelirdi orayı doldururdu. Çalınır söylenir, şarkı dans, şiir, fıkra yarışmaları tertip edilir, geç vakitlere kadar eğlenilir, hoşça vakit geçirilirdi. Buradaki tek sıkıntımız ses düzenimizin olmaması idi. Hopalı Amca ona da çare buldu, bunu sizlerle paylaşmadan geçemeyeceğim. O zamanlar camilerde hoparlörden ezan okuma yeni yeni başlıyordu. İnebolu’nun ileri gelen tüccarları bu güzelliği yapıyor ve camilere ses düzeni bağışlıyorlardı. Hopalı Amca da Küçük Cami’ye bu bağışı yapmış. Durum böyle olunca yatsı ezanı okununca camiden amfiyi aldırır, çardağa getirtir, programımız bitince de gece hemen camiye monte edilir ve sabah ezanına hazır duruma getirilirdi.

Turizm Derneği şimdi Öğretmenevinin karşısındaki sahile büyük bir çay bahçesi yaptı. Emirgan Çay Bahçesi. 1967 yazı aynı ekip orada çalmaya başladık. O yılın temmuz ayında ben İnebolu’dan ayrıldım. Gerisini Zeki devam etti. Vatani ve mesleki görevim nedeniyle 1970 yılı Mayıs ayına kadar 2,5 sene ben İnebolu’ya gelmedim. Geldiğimde de gördüm ki burada müzik gene bitmiş. Çay bahçelerine özel günlere Kastamonu’dan şuradan buradan müzik toplulukları geliyor. Bu durum 1980-81 yıllarına kadar devam etti. O yıllarda Ortaokul müdürü olarak Kadir Karatay’ın öne sürdüğü teklifle yeniden ikinci kez kolları sıvadık ve bir topluluk kurduk. Akordeonları bir kenara koyduk, org aldık, ses düzeni aldık. Kadir Karatay çok güzel gitar çalardı. Gitarda o, orgda ben ve Zeki Denizci, bateride Hasan Denizci, elektrosazda Osman Hoca 1984-85’lere kadar devam ettik. Bu arada orga merak saran kabiliyetli gençler çıkmaya başladı. Onlara destek olduk, yeni yeni piyanist kardeşlerimiz ortaya çıktı, biz de kenara çekildik.

Bugün İnebolu’da hepimizin keyifle dinlediği bir çok müzisyen kardeşimiz var. Sağ olsunlar hepsi birbirinden güzel müzik yapıyorlar. Bunun yanında yöresel müziğimizi başarıyla icra eden çok usta kemaneci ve onların davul zurna ekipleri var. İnanıyorum ki bundan sonraki yıllarda İnebolu müzisyensiz ve müziksiz kalmaz.

Her ne şekilde olursa olsun, ruhunuzu gıdasız bırakmayın.



  |  Bu haber 8778 defa okunmuştur.

Facebook  Twitter  Google  StubmleUpon 

İNEBOLU  KATEGORİSİNDEN HABERLER

YİRMİ ATLIK YEM BİR ATA VERİLİRSE NE OLUR?

YİRMİ ATLIK YEM BİR ATA VERİLİRSE NE OLUR? Hoca Efendi'yi, köyün birine vaaz vermesi için çağırırlar.

ANNESİZ İLK BAYRAM!

ANNESİZ İLK BAYRAM! Mübarek Ramazan ayını beraber karşıladık...

3'ÜNCÜ ENGİN UZUNER DÖNEMİ RESMEN BAŞLADI

3'ÜNCÜ ENGİN UZUNER DÖNEMİ RESMEN BAŞLADI 31 Mart 2024 Pazar günü yapılan Mahalli İdareler seçimlerinde MHP’den İnebolu Belediye Başkanı seçilen Engin Uzun...

İNEBOLULULAR İFTARDA BULUŞTU

İNEBOLULULAR İFTARDA BULUŞTU İstanbul'da ikamet eden İnebolulu hemşehrilerimiz, düzenlenen iftar programında bir araya geldi.

İNEBOLU'DA İSMİ UNUTULMAYAN HAFIZLAR...

İNEBOLU'DA İSMİ UNUTULMAYAN HAFIZLAR... 25 Mart Pazartesi günü Canım Annemi, tam bir hafta sonra ise Kızkardeşimin eşini Ahirete uğurlamanın üzüntüsü içeri...

TURİZM İÇİN, ÇEVRE İÇİN, KALKINMAK İÇİN HEYAMOLA DEDİK

TURİZM İÇİN, ÇEVRE İÇİN, KALKINMAK İÇİN HEYAMOLA DEDİK İnebolu'da turizm derneği vardı bir zamanlar!

HARÇLIKLARINI GAZZE'YE GÖNDERDİLER

HARÇLIKLARINI GAZZE'YE GÖNDERDİLER İnebolu Müftülüğüne bağlı Ömer Kabadayı 4-6 Yaş Kur’an Kursu öğrencileri, biriktirdikleri harçlıklarını Gazze’de yo...

NURLAR İÇİNDE UYU "CANIM ANNEM"...

NURLAR İÇİNDE UYU Duygularım karmakarışık...

KASTAMONU'YU TANIMAK İÇİN, TANITMAK LAZIM!

KASTAMONU'YU TANIMAK İÇİN, TANITMAK LAZIM! Karadeniz'in dalgalı sularında ışığını arayan eski bir gemi.

Basın İlan Kurumu


ANKET

Siteyi Nasıl Buldunuz?




Tüm Anketler

Tüm videolar

  HIRSIZLIK ANI KAMERAYA TAKILDI
 

HIRSIZLIK ANI KAMERA

İzlenme:125646

   
  Mustafa Gökhan Gülşen ile röportaj
 

Mustafa Gökhan Gülşe

İzlenme:111198

   
  İnebolu Pazarı
 

İnebolu Pazarı

İzlenme:130172

   
  İnebolu Tanıtım
 

İnebolu Tanıtım

İzlenme:116402

   

HAVA DURUMU

Yazar Girişi| Mail | Reklam ver

inebolugündem İnebolu Gündem Gazetesi
Tüm hakları saklıdır. Yayınlanan içerikler izinsiz kullanılamaz.
- Altyapı: MyDesign