Yaz aylarının bitmesine yakın, halen geleneklerine bağlı, becerikli, vakti bol ve sağlığı yerinde olan annelerimiz kışa hazırlık yaparlar. Çeşit çeşit reçeller, turşular, tarhanalar, salçalar ve konserveler, mevsiminde bol ve ucuz olan meyvelerle, sebzelerle ve yöresel ürünlerle hazırlanır. Annelerimiz, babaannelerimiz ve anneannelerimiz çocuklarının, torunlarının sağlıklı beslenmesi, gelenekleri öğrenmesi ve yaşatması için sevgilerini de katarak kış hazırlığını ihmal etmezler.
Bu haftaki konumuza geçmeden "REÇEL " deyince aklıma gelen ilk şeyi okuyucularımla paylaşmadan geçemeyeceğim. Yıl 1980 İnebolu Ortaokulu ikinci sınıftayım. Şimdi ortaokulda tarım dersi var mı yok mu bilmiyorum, ama o zaman tarım dersi vardı, öğretmenimiz Mustafa TIRAŞ "Reçeller ve reçel yapımı " konulu ev ödevini verince hemen vakit kaybetmeden araştırmaya koyuldum. Önce anneme sorarak gül reçeli, dağ çileği reçeli, böğürtlen reçeli yapılışını öğrendim, sonra daha geniş çaplı bilgi alabilmek için boyran altında şimdiki kıyı parkın olduğu yerin bir bölümü o zaman ilçe Tarım Müdürlüğü’ydü, oraya bir kaç arkadaşımla gidip ev ödevimizle ilgili yardım istedik. Orada ziraatçi olarak görev yapan bir bayan konuyla ilgili broşürler vererek yardımcı oldu ve ortaokul üçüncü sınıf sonunda Ziraat Meslek Lise’lerinin sınavına girmemiz tavsiyesinde bulundu. O tavsiye benim Çankırı Ziraat Meslek Lisesi’ni okumama vesile oldu. Hayatın kaç bucak olduğunu, aileden ayrılığın ve gurbetin ne anlama geldiğini o kadar güzel öğrendim ki anlatamam.
Neyse asıl konumuza geçelim.
Peki söz konusu İNEBOLU’DAN REÇEL olunca aklına ne geliyor derseniz hemen;
Dr. Salih OSMANOĞLU geliyor derim. Kalbi sürekli İnebolu için çarpan, İnebolu’ya sayısız hizmetleri bulunan Salih Amca yıllar önce kurduğu İnebolu Çevresi Sağlık ve Eğitim Vakfı’nın girişimleriyle Hasan ERSOY’un gayreti ve özverili idaresiyle İnebolu da yoğun olarak köylülerimizin üreterek ve pazara getirdiği yöresel olan olmayan ürünlerin değerlendirilmesi de ekonomiye katkı verilmesi amacıyla "İNEBOLU’DAN REÇEL "markasıyla reçel üretimine öncü oldu. Sadece reçel ile kalmayıp Kızılcık ve ak tarhana üretimini de yöresel ürünler kervanına kattı.
İNEBOLU’DAN REÇEL markasının devam etmesi ve daha da büyümesi hedefiyle bu işi Ömer - Kemal BAŞOĞLU kardeşlere emanet etti. Kar amacı ve para kazanmanın ikinci planda olduğu, öncelikli hedefin İnebolu’muzun adının duyulması ve tanıtıma elden geldiği kadar katkı verilmesi amacıyla BAŞOĞLU kardeşler başarılı bir şekilde üretimi devam ettiriyor.
Aynı şekilde İnebolu da helva üretimini dededen ve babadan devraldığı şekilde başarıyla devam ettiren "MACİT HELVA " ismini markalaştıran Halil MACİT gurur kaynağı işletmeciler den birisidir.
İNEBOLU adının çıtasını başarılı bir şekilde yükseltmeye çalışan bu iki işletmeyi tebrik ediyor, hayırlı kazançlar diliyorum.
İNEBOLU’ya herhangi bir ziyaret amacıyla gelen misafirlerimiz dönüş yolculuğuna çıkmadan önce mutlaka İNEBOLU’DAN REÇEL VE HELVA almadan gitmiyorlar. Buda İnebolu’lu olarak bizleri mutlu ediyor.
NOT: Geçtiğimiz hafta yazılarımla ilgili çok sevindirici telefonlar ve yorumlar aldım. Yapıcı her türlü eleştirileri yapabilir, bana "şu konuyu da yaz " diyebilirsiniz. Mutlaka tarafımdan değerlendirilecektir.