Geçen hafta ki Yeni İnebolu Gazetesi’nin, gazetecilik başarısının farkında mıyız acaba?
Yoksa herhangi bir haber gibi mi okuduk? Yok muydu diğer haberlerden farkı…
“LİMAN İHALESİ İPTAL EDİLDİ!” başlığıyla manşetten verilen haberde özelleştirme idaresi başkanlığınca 49 yıllığına İnebolu Limanının işletme hakkının Eti Bakır A.Ş.’ye devredildiği, ihalenin bir vatandaş tarafından Danıştay’a açılan davanın sonuçlanmasıyla iptal edildiği gerçeği duyuruluyordu.
Peki neden gazetecilik başarısıydı bu haberin manşete taşınması?
Çünkü hiçbir resmi açıklama yapılmamışken konu halkın içinde dilden dile konuşuluyor, bilgi kirliliğine son nokta Yeni İnebolu Gazetesi tarafından konuluyordu.
Konu bu derece gündeme gelmişken hala hiçbir yetkili tarafından konu hakkında kamuoyu aydınlatılmıyordu.
Hafızalarımızı biraz yoklayarak 2 yıllık süreçte yaşanan gelişmeleri kısaca okuyucularımıza özetlersek; 30 Mayıs 2015 tarihinde yapılan ihalede İnebolu Limanı ile birlikte Mardin Mazıdağı’nda ve İstanbul Ortaköy ve Eyüp Göktürk’teki arsalarla birlikte Hopa Termik Santrali’nin de içinde bulunduğu gurup satışını kapsayan ihaleyi açık artırma sonucu 76 milyon TL’ye Cengiz İnşaat’a bağlı Eti Bakır A.Ş. kazanmıştı.
14 Mart 2016 tarihli resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren özelleştirme ihalesinin devir sözleşmesi imzalanmış ve akabinde limanın büyütülmesi için proje hazırlanmıştı.
Bu süreç İnebolu ve Kastamonu kamuoyu tarafından yakından takip edilmiş ve bölgenin gelişmesinin bir ayağının da İnebolu Limanı olduğu gerçeği ilgili kurumlarca sürekli dile getirilmişti.
Bilmediğimiz bir gerçekle maalesef yeni yüzleştik. Buda Danıştay’a bir vatandaşın açtığı davada özelleştirme kanununa göre grup satışın yasal olmadığı ve temyiz yolu kapalı olarak bu ihalenin iptaline 2 Mart 2017 tarihinde görülen dava duruşmasında karar verildiği ortaya çıkmıştır. Mahkeme kararı ise 3 Nisan 2017 tarihinde taraflara tebliğ edilmiş hatta Cengiz Holding tarafından Özelleştirme İdaresine kaybının telafi edilmesi ile ilgili yazışmalarda yapılmıştır.
Bu durumda süreçte başa dönülmüştür.
İnebolu Limanı’nın özelleştirilmesi ardından Cengiz İnşaat’ın projelendirdiği kapasite artışı ile birlikte kalkınma yarışında önemli bir avantaj sağlamayı hedefleyen İnebolu ve Kastamonu’nun yanı sıra bölgemizin beklentileri maalesef boşa çıkmıştır.
İnebolu Limanı’nın özelleştirilmesi ile sürekli dillendirilen demir yolu talebin bir başka bahara kalması ve ek OSB’lere yeni gelecek yatırımcıların durumlarını tekrar gözden geçirecek olmaları aşikârdır. Liman faktörünün devreden çıktığı bir tabloda İnebolu ve Kastamonu’nun geleceğine dair planların acilen incelenmesi ve buna göre pozisyon alınması kaçınılmazdır.
Peki birkaç aydır Danıştay’ın verdiği karar taraflara bildirildiği halde siyasiler tarafından referandum sürecinde ve sonrasında “İnebolu Limanı büyütülecek, ilimiz ve bölgemiz ticaretini İnebolu Limanı’ndan yapacak, organize sanayi bölgelerimiz dolup taşacak, demir yolu gelecek, İnebolu serbest bölge olacak, Kastamonu kabuğunu kıracak.” şeklinde yapılan açıklamalar sadece hayallerde mi kaldı? Yoksa yine mi kandırıldık?
İnşallah İnebolu-Kastamonu yolu ihale süreci de bu gelişmelerden dolayı olumsuz etkilenmez!
İnebolu halkı yüz yıllık rüyası olan bu projenin hayata geçirilmesi temennisi taşırken en kısa zamanda yetkililerin konuyla ilgili açıklama yapması İnebolu için en büyük bayram olacaktır. Bu vesile ile tüm hemşehrilerimizin Ramazan Bayramı’nı en içten dileklerimle kutlar sağlık huzur ve mutluluk dilerim.