Kutsal meslektir öğretmenlik...
Toplumun her kesiminden saygı görür...
Sevgi ister, fedakarlık gerektirir...
Eli öpülesi büyüklerimizdir Onlar...
Her türlü takdiri hak ederler...
Bu nedenledir ki;
Dünyada 5 Ekim tarihi Öğretmenler günü olarak kabul edilip kutlansada, Ülkemizde
Ulu Önder Atatürk'ün Başöğretmen olarak kabul edildiği 24 Kasım tarihi 1981 yılından beri öğretmenler günü olarak kutlanmaktadır.
O gün tüm öğretmenler pek mutludur...
Daha şık ve göz alıcıdır...
Yüzleri güler, neşe saçarlar etrafa...
24 Kasım onlar için bayram günüdür.
Dolayısıyla öğretmenlerinin bayram havasında geçen günlerini ilk kutlayan da öğrencileridir.
Ulusal basın ise belki her yıl olduğu gibi bu yıl da limon yada simit satan öğretmenlerin haberlerini vererek, aldıkları maaşla geçinemeyen ve ek iş yapmaya mecbur bırakılan mağdur öğretmen profili çizerek çıkacaktır karşımıza...
Ama İnebolu'da görev yapan öğretmenlerin bu tarz ek iş yaptıkları hiç görülmemiştir.
Başarısıyla kendini kanıtlamış bazı öğretmenlerin ihtiyaç duyan öğrencilere özel ders vermesi ek iş konumunda görülebilir.
Genellikle karı-koca öğretmenlik yapan çiftlerin daha rahat hayat yaşadığı İnebolu'da onlarca öğretmen kira ödemek yerine kredi çekerek daire sahibi olmuşlardır.
İnebolu'da öğretmenlik yapanların sorunları aslında tüm ilçe halkının ortak sorunudur.
Sosyal hayatın oldukça kısıtlı olduğu, sinema-tiyatro seçeneğinin mazideki İnebolu'da kaldığı, kültür merkezinin bulunmadığı bir ilçe elbette ki öğretmenler için çok cazip değildir.
Konuştuğum bazı öğretmenler, görev yaptıkları mesleki lisede öğretmenlikten çok gardiyanlık yaptıklarını üzülerek ifade etmekteler. Öğrenmeyi şiddetle reddeden bir öğrenci profiliyle karşı karşıya kalmalarından dolayı ilk fırsatta tayin olup gitmek istediklerini belirtmekteler.
Aşılamayacak kadar büyük olmayan bu sorunların üstesinden gelmek için çabalanan, akabinde ise her öğretmenin tercih ettiği bir İnebolu'ya kavuşmak herkesin temennisidir.
Bu vesileyle tüm öğretmenlerin 24 Kasım öğretmenler gününü kutluyor, sağlık ve mutluluk diliyorum.
* * *
NOT : Geçtiğimiz hafta "Her İnebolu'lu İstiklâl madalyamızın rozetini taksa" başlıklı yazımın ses getirdiğini görmek beni çok mutlu etmiştir. Öncelikle ilçe kaymakamımızın Ankara'da olduğu halde bizzat arayarak şahsımı tebrik etmesi ve bu projenin mutlaka en kısa zamanda hayata geçirilerek farkındalık yaratılması için destek vereceğini söylemesi ayrıca beni onore etmiştir. Akabinde ise İstanbul’daki İnebolu sevdalısı hemşehrimiz Mehmet REİS'in yine aynı köşe yazımla ilgili tebrik telefonuyla müşerref oldum. Yazıda belirttiğim tüm düşüncelerime katıldığını ve İstiklâl madalyası rozetini en kaliteli ve en doğru tasarım yaptırarak üstlenmek istediğini belirterek beni mutlu etmişlerdir. İnebolu söz konusu olduğunda pek çok İnebolu'ludan daha duyarlı davranan Kaymakamımız Atakan ATASOY'a ve İnebolu aşkını şirketinin girişine kahramanlıklarımızı hatırlatan kayık-kağnı ve Şerife bacı anıtı yaptırarak gösteren Mehmet REİS'e teşekkür ederim.