İnebolu'da yaşayan Kıbrıs gazisi Muzaffer Kömeç, 2012 yılında telefonla arayarak 6 bin lira dolandırdığı iddiasıyla yargılanan C.Ö. (60) adlı sanığa verilen cezaya tepki gösterdi.
Gaziantep 3. Ağır Ceza Mahkemesi, suçu sabit görülen C.Ö.'ye 2 yıl hapis ve bin 660 TL adli para cezası verdi. Sanığın olumlu tutum ve davranışları ile sabıkasız oluşunu dikkate alan mahkeme heyeti hapis cezasını 1 yıl 8 aya indirerek erteledi.
ZARARI KARŞILANMADI
Kıbrıs gazisi Kömeç, gazetemize yaptığı açıklamada, sanığın zararını karşılamadığını belirterek mahkemenin kararına tepki gösterdi.
Mahkemenin zararının karşılanmasını yönelik bir karar vermediğini ve sanığın cezasını ertelediğini belirten Kömeç, "Devlet bu adamdan mahkeme masraflarını ve adli para cezasını tahsil etti, ama benim paramı tahsil edemedi. Mahkemelerde bu kadar uğraştım durdum. Hırsızın yaptığı yanına kar kaldı. Adalet bunun neresinde?." dedi.
Telefonla kendisini arayan zanlıya kaptırdığı 6 bin TL'yi bankadan kredi olarak çekip dolandırıcının banka hesabına gönderdiğini ve faiziyle birlikte bankaya geri ödediğini belirten Muzaffer Kömeç, "Bu işin başından beri mağduru benim. Mahkeme benim mağduriyetimi gidermedi. Dolandırıcının bana verdiği zararı faiziyle birlikte almasını bekliyordum." diye konuştu.
GAZİ ERDAL GÖÇMEN'DEN DESTEK
Gaziler ve Şehit aileleri İnebolu temsilcisi Erdal Göçmen de, Kıbrıs gazisi Muzaffer Kömeç'e destek vererek, "Gazimizi dolandıran sanığın hak ettiği cezayı bulması gerekir. Gazimizin zararını karşılaması için gereken yapılmalıdır" dedi.
BASİT DOLANDIRICILIK SAYILDI
Gaziantep 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava, yeni uygulamada "nitelikli dolandırıcılık" olarak sayılan olayın işlendiği tarihte geçerli olan yasaya göre "basit dolandırıcılık" olarak değerlendirildi.
Yapılan yargılamada ifade veren C.Ö. öğretmen olarak çalıştığını belirterek suçlamaları kabul etmedi.
KÖMEÇ'İN İFADESİ
Müşteki Muzaffer Kömeç de ifadesinde başından geçenleri şöyle anlattı:
"Ben evde iken ev telefonumuzu aradılar, telefonu önce eşim açtı, daha sonra beni aradıklarını söyleyerek telefonu bana verdi. Telefonda polis siren seslerine benzer sesler geliyordu. Telefonda konuştuğum kişi kendisini komiser olarak tanıttı. Telefonda benim yaşımı, kimlik bilgilerimi, önceki çalıştığım yeri ve benzeri özel bilgilerimi söylediler, ev telefonumdan aradıklarında benden herhangi bir para isteme durumu olmadı. Daha sonra kullandığım cep telefonumu aradılar ve bandaki hesabımdan PKK adına yüklü miktarda para giriş çıkışının yapıldığını, beni önceden tanıdıkları için böle bir suç işlemeyeceğimi düşündükleri ve bu sebeple konu ile ilgili şüphelileri yakalamak amacıyla Savcılığa gitmem gerektiğini söylediler. Yolda giderken ikinci kez aynı numaramı aradılar, bu aramalarında Savcı beyin beklediğini ve acele etmem gerektiğini söylediler. Ben tam Adliyeye geldiğimde yeniden aradılar ve şu an şüphelilerin gözetim altında olduklarını, bankaya geldiklerini ve ufak miktar para yatırmam gerektiğini, şüphelileri de parayı alırken suç üstü yakalayacaklarını söyleyince ben de Savcı beyin yanına girmeden Adliyeden çıktım ve doğruca bankaya gittim. Bankada iken eşim beni aradı ve eve polisin geleceğini söyleyince onların doğru söylediklerine inandım ve bankadan 6 bin TL kredi çektim. Çektiğim paraya hiç el sürmeden dolandırıcının hesabına yatırdım. Bankadan çıktıktan sonra ifade vermek için Adliye'ye gittim. Başımdan geçenleri anlattım ve ifade vermek için geldiğimi söyledim. Savcılık memurları da bana böyle bir şeyin söz konusu olmadığını söyleyince dolandırıldığımı anladım. Bana yatırdığım parayı herhangi bir kimse iade etmemiştir. Zararım giderilmedi ayrıca 6 bin TL'yi kredi ile çektiğim için faiz ödedim."
Cumhuriyet Savcısı da mütalasında, sanığın suçunun sabit olduğunu belirterek cezalandırılmasını talep etti.
Delilleri inceleyen mahkeme heyeti, Muzaffer Kömeç tarafından C.Ö.'nün hesabına yatırılan 6 bin TL'nin sanık tarafından çekildiğinin tespit edildiğini belirterek sanık C.Ö'ye 2 yıl hapis ve 100 gün adli para cezası verdi.
Sanığın yargılama süresindeki olumlu tutum ve davranışları dikkate alınarak hakkında verilen ceza 1 yıl 8 ay hapis ve 1660 TL adli para cezasına indirildi. Mahkeme heyeti sanığın sabıkasız oluşu ve iyi hali dikkate alınarak ileride yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşması nedeniyle hapis cezasını erteledi.