Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, Sovyetler Birliği kurucusu Lenin'e 26 Nisan 1920'de yazdığı mektubun 99. yılı dolayısıyla İnebolu'da ünlü isimlerin katılımıyla 26 Nisan'da konferans düzenlenecek.
TBMM Başkanı Atatürk, Milli Mücadele'nin en sıkıntılı döneminde Lenin'e yazdığı bu mektupta, Anadolu'yu işgal eden düşman kuvvetlerine karşı iki ülkenin işbirliğinin önemine vurgu yaparak Ruslar'dan cephane, altın, sıhhi malzeme ve erzak talebinde bulunmuştu.
Bu mektubun ardından Rusya'dan gönderilen cephane, altın ve diğer malzemeler İnebolu Limanına getirilerek İstiklal Yolu'ndan Anadolu'ya sevk edilmişti.
Eski İzmir Milletvekili Kemal Anadol, geçen yıl yazdığı "Kulağım Karadeniz'de" adlı kitabında, Kurtuluş Savaşı'nda Türk-Rus dostluğunu anlatırken, Atatürk'ün "Gözüm Sakarya'da, kulağım İnebolu'da" sözünü aktarmıştı.
Hemşehrimiz Eyüp Kömeçoğlu'nun başkanı olduğu İstanbul Dolmabahçe Rotary ve Kastamonu Rotary Kulübü'nün "İnebolu farkındalığı yaratmak" amacıyla planladığı etkinlik, 26 Nisan Cuma günü gerçekleştirilecek.
Konferansa, İnebolu'nun Milli Mücadele'deki yeri ve önemine yazılarında sürekli yer veren emekli amiral Cem Gürdeniz, eski İzmir Milletvekili Kemal Anadol, Dr. Mehmet Perinçek de konuşmacı olarak katılacak.
KONUKLAR VE KONULAR
Türkiye'de ilk kez gerçekleştirilecek bu etkinlikte konuklar ve konular şöyle:
1- Em. Amiral Cem Gürdeniz : Karadeniz Lojistik Nakliyatının Kurtuluş Savaşı'na Stratejik Etkisi
2- Dr. Mehmet Perinçek : Rus Kaynaklarında Kurtuluş Savaşının Deniz Lojistiği
3- Kemal Anadol: Kafkas Seddi; Mustafa Kemal Paşa'nın Lenin'e yazdığı Mektup ve Sonuçları
4- Alexander Vasilyev (Türkolog) : Kurtuluş Savaşı döneminde Türk Rus İlişkileri
5- Dr. Orhan Çekiç : Atatürk ve Kurtuluş Savasında Karadeniz'in Önemi
ATATÜRK'ÜN LENİN'E YAZDIĞI İLK MEKTUP
Atatürk, ilk mektubu 26 Nisan 1920 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak Moskova Sovyet Hükümeti’ne gönderir. Lenin’e hitaben yazılan ‘Birinci Teklifname’ ismini alan tarihi mektupta şunlara değinilir:
“Emperyalist hükümetler aleyhine harekâtı ve bunların tahakküm ve esareti altında bulunan mazlum insanların kurtuluşu gayesini hedefleyen Bolşevik Ruslarla mesai ve harekat birliğini kabul ediyoruz. Evvela, milli topraklarımızı işgal altında bulunduran emperyalist kuvvetleri kovmak ve gelecekte emperyalizm aleyhine vuku bulacak ortak mücadelelerimiz için dahili kuvvetlerimizi şekillendirmek üzere, şimdilik ilk taksit olarak beş milyon altının ve kararlaştırılacak miktarda cephane ve diğer fenni harp vasıtaları ve sıhhi malzemenin ve yalnız Doğu’da harekât icra edecek olan kuvvetler için erzakın, Rus Sovyetler Cumhuriyeti’nce temini rica olunur.” (Atatürk’ün Bütün Eserleri, C. 8, 2. Baskı, Kaynak Yayınları, İstanbul, 2004, s.114)
Rusya'dan gelen yardımlar nelerdi?
Eski milletvekili Kemal Anadol, Milli Mücadele'de Rusya'dan gelen yardımları şöyle anlatıyor:
"İnebolu başta olmak üzere Samsun, Trabzon ve Karadeniz kıyılarına Rusya'nın Novorosisk ve Tuapse Limanlarından 26 ayda 200 adet irili ufaklı gemilerle 300.000 ton silah, cephane, teçhizat ile beraber iki hücumbot, iki barut ve fişek fabrikası teçhizatı ile 10.500.000 altın ruble paranın geldiğini belgelerden tespit ettim. İstanbul da donanma da bulunan denizciler Anadolu'ya geçerek Karadenizli denizcilerimizle beraber yaz, kış, fırtına demeden Karadeniz'deki İngiliz, Fransız, Yunan donanmasına karşı ikmal faaliyetlerimizi emniyetli bir şekilde yürüterek Karadeniz de tarih yazdılar. Denizcilerimiz, Deniz Kuvvetlerinin teşkilatı olarak Ankara da Bahriye Dairesi, Samsun da Bahriye Mektebi, Karadeniz de kıyı gözetleme istasyonları kurdular. Şahin Vapuru, Rüsumat 4, Alemdar Römorku denizcilik tarihine geçecek başarılı sevkiyatlar yapmışlardır." (Haber Servisi)