HAVALİMANINA MUHTEŞEM AÇILIŞ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kastamonu Havalimanı'nın açılışını gerçekleştirdi. Kastamonulu vatandaşlar tarafından Türk bayrakları ve alkışlarla karşılanan Başbakan Erdoğan, açılış törenine eşi Emine Erdoğan ile birlikte katıldı. Açılışa kabineden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu katılırken, Başbakan Erdoğan'ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan, Başbakanlık Mesteşarı Efkan Ala ve Kastamonu Milletvekilleri, çevre illerin valileri ile Kastamonulu ünlü işadamları da törende hazır bulundu.

Vali Bektaş: "Bugün Kastamonu'nun 50 yılı aşan hasretini gideriyoruz"

Açılış töreninde ilk konuşmayı yapan Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş, "Bugün Kastamonu'nun 50 yılı aşan hasretini gideriyoruz" dedi. Açılışı yapılan Kastamonu Havaalanı'nın çok büyük özlemleri ifade ettiğini belirten Bektaş, havaalanı açılışıyla şehrin makus talihinin tersine döndüğünü söyledi. "Kastamonulular son zamanlarda bir türbeye gider gibi bölük bölük havaalanına geliyorlar" diyen Bektaş, İstanbul'dan dahi havaalanını görmek için Kastamonu'ya gelenler olduğunu ifade etti.

“Yarım asırlık rüyayı gerçeğe dönüştürdük”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kastamonu Havalimanı ve yapımı tamamlanan diğer tesislerin toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, ramazan ayının, ülke, millet, tüm insanlık için, kalıcı bir barışa vesile olmasını diledi. İlimize, 4 Mayıs 2011'de yaptığı ziyareti anımsatan Erdoğan, Ankara’ya dönüş yolunda, Başbakanlık konvoyuna yapılan saldırıda şehit düşen polis Recep Şahin'i de rahmetle andı. Erdoğan, "Bir polisimizi şehit verdik. Bu ziyaretimiz vesilesiyle Kastamonu'da şehit düşen Recep Şahin kardeşimizi de tekrar rahmetle yad ediyorum" diye konuştu.

“Hedef muasır medeniyetin üstü”

Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: "Kastamonu'nun yarım asırlık bir rüyasını gerçeğe dönüştürüyoruz. İşte bir tarafta Kastamonu havalimanı ve arkamda da şu fonda tüm eserler. Bugün aynı zamanda bir toplu açılışı da gerçekleştiriyoruz. Sadece havalimanı değil. 54 yıl önce 1959 yılında merhum Menderes döneminde Kastamonu'ya malum bir havaalanı yapma arzusu belirmiş. Ancak bu havaalanı her şeyiyle mükellef olamamıştı. Onun için de kapatılmıştı. 1990 yılında tekrar bir havaalanı açalım dendi. Ancak bir kaç test uçuşu dışında hiç yolcu uçağına şahit olmadı. 94 yılında tekrar kapatıldı. 2101 yılında biz havaalanını tekrar ele aldık. Kullanılamaz hale gelmiş olan bu havaalanıyla ilgili adımı atalım dedik ama biz havaalanı değil, havalimanı yapma kararı aldık. Ve burada havalimanı var. Her şeyiyle mükellef bir havalimanı. Ve havalimanına gelen yolları da inşa ettik. Onlar da şuanda hizmet verir durumda”. 2023 hedefine de değinen Erdoğan, “Hedef muhasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkmaktır. Türkiye'mizi dünyada ilk 10 ülke içine sokmaktır” diye konuştu.

Seferler haftada yedi güne çıkacak 
İlimiz ile İstanbul arasında şu ana kadar haftada karşılıklı olarak 4 gün uçuş yapıldığını aktaran Erdoğan, "Bakanıma da söyledim, bunu her güne çıkarma gayreti verelim, THY yapamayacaksa özel sektörü de gerekirse bunun içine dahil edelim” dedik. Çünkü şu an itibarıyla yüzde 75 doluluk oranı var. Yüzde 75 doluluk olduğuna göre Kastamonu çok daha hareketlenecek, yazıyla kışıyla. Öyleyse bunu çok daha verimli hale getirmemiz lazım" diye konuştu.

“İhmalkâr davranamayız”
Erdoğan, Kastamonu için cennet tanımlamasında bulunarak, “Bu cânım cenneti ihmalkâr davranarak yalnızlığa itemeyiz” dedi.

“Biz Ferhat'ız siz Şirin”
Ilgaz Dağı'nın da kendileri için her şeyiyle önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti: "Oradaki piknik alanları vesaire onların yanında kalıcı mekanların oluşturulması da Ilgaz'a ayrı bir zenginlik kattı, kışın bir başka, yazın bir başka. Şimdi biz bir de istedik ki Ilgaz'ın o virajlarından vatandaşımızı kurtaralım, Ilgaz'ı delelim Çankırı ile bütünleştirelim. Onun için de şimdi tüneli yapılıyor. Onun için yola çıkarken ne dedik 'biz Ferhat'ız siz Şirin'. Ferhat dağları delerek nasıl Şirin'e ulaştıysa biz de dağları delerek milletimize Şirinimize ulaşıyoruz ve bu kararlı bir şekilde yürüyor, yürüyecek. Bugün bu havalimanıyla ilgili rüyayı gerçekleştirmenin, hep birlikte iftiharını, bahtiyarlığını yaşıyoruz."

261 milyon liralık 45 tesis

Kastamonu’da sadece havalimanının açılışını gerçekleştirmekle yetinmediklerini söyleyen Erdoğan, "Bugün, Kastamonu'da, havalimanı dahil, özel sektör yatırımları dahil, kamu yatırımları dahil, toplamda 261 milyon liralık yatırımı resmen açılışını yapıyoruz. Yani 261 trilyon" dedi. Erdoğan, toplu açılışı gerçekleştirilecek tesisler içinse şöyle konuştu: "Havalimanı, özel sektör, kamu yatırımları dahil toplamda bugün 261 milyon liralık yatırımı resmen açılışını yapıyoruz. Yani 261 trilyon. Kastamonu merkezde bir yoğun bakım ünitesini, 500 seyirci kapasiteli bir spor salonunu, 250 seyirci kapasiteli bir başka spor tesisini, soğuma projelerini, kız yetiştirme yurdunu, alt yapı hizmetlerini, kamu binalarını bugün resmi olarak hizmetinize sunuyoruz”. Başbakan Erdoğan ayrıca açılışı yapılacak olan tesisler arasında 324 konut, 7 okul ve pansiyonlar, yurtlar bulunduğunu da kaydetti.

“Siz de bir ağaç dikin”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ülke gündemiyle ilgili değerlendirmelerle konuşmasını sürdürdü. "Siyaset, kavga etme sanatı değildir” diyen Erdoğan şöyle konuştu: “Siyaset, münakaşa, çatışma, karalama, engelleme sanatı değildir. Bize hakaret edenlere diyorum ki siz de bir ağaç dikin alkışlayalım sizi. Siyaset, milletin verdiği yetkiyi heba etme, milletin verdiği temsil yetkisini çarçur etme sanatı değildir. Biz siyaseti millete hizmetin bir aracı olarak görüyor, her anımızı milletimize hizmet yolunda sarf ediyoruz. Yaylalardan köylere kadar, beldelerden ilçelere kadar, şehirlerimizden büyük şehirlerimize kadar, her ölçekte, her kademede milletimize hizmetle meşgul oluyoruz".

“Şehitlerimiz, bizim kutup yıldızlarımız”

Başbakan Erdoğan, “Çözüm Süreci” ile ilgili değerendirmelerini ise şu cümlelerle paylaştı: "Şehitlerimiz, bizim kutup yıldızlarımızdır. Şehitlerimiz, bizim iftihar kaynağımız oldukları kadar, istikbalimizi de aydınlatan fenerlerimizdir. Şehitlerimizin mirası olan bu topraklarda, onların hürmetiyle, onların himmetiyle huzur ve refah içinde geleceğe ilerliyoruz. Allah’ın izniyle de o şehitlerimize hiçbir zaman mahcup olmayacak, şehitlerimizin ruhlarını incitecek hiçbir girişimin içinde ya da ardında bulunmayacağız".

“Tencere tava çalanlar suç işliyor”

Başbakan Erdoğan, Tencere tava çalanlar ve molotof kokteyli atanlarla ilgili de önemli açıklamalarda bulundu. Vatandaşın tencere tava çalanları yargıya şikayet edebileceklerine vurgu yapan Erdoğan şunları söyledi: 
"Bir kere şuna iyi inanın. Biz dünya üzerinde aslında ilk 10 içerisinde çok daha farklı yere oturacağız. Hedefi büyük koyacağız ve bunu da başaracağız ama hep beraber başaracağız. Onun için çok çalışmaya, azimle yola devam etmeye ve 81 vilayetinde üniversitesi olan bir Türkiye olarak, geldiğimizde 76 üniversite, şimdi 172 üniversite ile geleceğe yürüyoruz. Eğitimli bir gençlik, ve elinde palayla dolaşan bir gençlik değil, bilgisayarıyla dolaşan bir gençlik. Kamu mallarına, özel sektöre, vatandaşın ticarethanesine zarar veren şiddet yanlısı bir gençlik değil. Bu ülkeye ne kazandırırım gayreti içerisinde olan bir gençlik. İşte bu gençliğin önünü açma görevi bizim. Ama o yoldan yürüme sizin. Siz onu başaracaksınız. Hiçbir zaman bu molotofçularla sizi mukayese etmemiz mümkün değil. Molotof kokteyli kullanmak suçtur. Tencere tava kullanmak, mutfakta değil ha, komşuyu rahatsız etmek suçtur. Ben bunu ceza olarak söylüyorum, suçtur, ben söylemiyorum, yasalar söylüyor. Onun için bu tencere tavacıları da çekinmeden sizler yargıya taşıyacaksınız. Çünkü bu milletin huzurunu bozmaya kimsenin hakkı yok. Her şeyi devletten beklemeyin, müracaatınızı yapacaksınız, yargıya bildireceksiniz, herkes haddi bilsin."

“Millet ‘Allah razı olsun’ desin bu bize yeter”

Başbakan Erdoğan, siyasetin kavga etme sanatı olmadığını söyleyerek, muhalefete seslendi. Erdoğan, "Bize hakaret edenlere diyorum ki, siz de bir ağaç dikin, alkışlayalım sizleri. Bir ağaç dikin. Alkışlayalım. Siyaset milletin verdiği yetkiyi heba etme, milletin verdiği temsil yetkisini çarçur etme sanatı değildir. Biz siyaseti millete hizmetin bir aracı olarak görüyor, her anımızı millete hizmet yolunda sarf ediyoruz" dedi.
"Bu millet bize, yani sizler 'Allah razı olsun, taş üstüne taş koydu' desin bu bize yeter. Bu millet bizim arkamızdan hayır duasını eksik etmesin bu bize yeter. Eğer bu aziz milletin gönlüne misafir olabildiysek bu bize ziyadesiyle yeter. 10 buçuk yıl boyunca millete hizmet ürettik, Allah nefes verdiği sürece, sizler de takdir verdiğiniz sürece hizmet üretmeye devam edeceğiz. Derdimiz şu; ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarmaktır. Hedef 2023'tür. Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümünde dünyanın ilk 10 ülkesi arasına Türkiyemizi sokmaktır."

“Faiz lobisi dedim hoplamaya başladılar”

Türkiye’de hala kayıt dışı ekonomi ve vergi yolsuzluklarının olduğunu belirten Erdoğan, yolsuzlukları sıfırlamak için mücadeleyi sürdürdüklerini ifade etti. Fazi lobisi konusuna değinen Erdoğan, “Faiz lobisi dedim, hoplamaya başladılar. Neden hopluyorsun? Faiz dışı gelirle benim vatandaşım sömürülüyor” ifadelerini kullandı. 
“Kastamonu’ya uçağı indirdik” diyen Erdoğan, geçen hafta Bingöl Havaalanını açtıklarını hatırlatarak, gelecek hafta da Şırnak Havaalanı’nın hizmete açılacağı müjdesini verdi.

“İçte ve dışta hava taşımacılığı yüzde 15.5 arttı”

Başbakan Erdoğan, konuşmasının bir bölümünde ise şehitlerden bahsetti. Erdoğan, "Şehitlerimiz bizim kutup yıldızlarımızdır. Şehitlerimiz bizim iftihar kaynağımız olduğu kadar, istikbalimizi de aydınlatan fenerlerimizdir. Biz şehitlerimizin fedakarlıkları sayesinde bu topraklarda istiklal içinde yaşıyoruz. Onların hürmetiyle, onların himmetiyle huzur ve refah içinde geleceğe ilerliyoruz. Allah'ın izniyle de o şehitlere hiçbir zaman mahcup olmayacak, ruhlarını incitecek hiçbir girişimin ardında bulunmayacağız" dedi.
"Biz de bu ülkenin istiklalini güçlendirmek, istikbalini daha da aydınlatmak için onların izinden geleceğe yürüyeceğiz" diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: 
"İçte ve dışta şuanda Türkiye'nin hava taşımacılığında geçen yıla göre artış ne biliyor musunuz, şuan itibariyle yüzde 15,5. Amerika'nın eksi 1. Avrupaların bir çoğunda ekside veya yüzde 1 gibi artışları var. Bunlar ülkelerin refah seviyelerini ortaya koyar. Turizm bitti dediler, ne oldu. Şuan itibariyle 5. ayın sonu itibariyle turizmdeki artış geçen yıla göre yüzde 18,5. Tablo bu. Niye yere sağlam basıyoruz. Ülkemizde yolsuzluklar, bizden önceki dönemler gibi değil. Bak yok demiyorum ha, hala var. Ama bu işi sıfırlamanın mücadelesini veriyoruz. Ve kayıp dışı ekonomiyle mücadelemiz sürüyor, vergi yolsuzluklarıyla mücadelemiz sürüyor. İşte bu açıklama yaptım, faiz lobisi dedim hoplamaya başladılar. Niye hopluyorsunuz? Çünkü faiz dışı gelirlerle benim halkım sömürülüyor. Onun için kredi kartı konusunda bu bilinci iyi yakalamanız lazım. Her önüne gelen 'bana nasıl olsa kredi kartı veriliyor' diye kredi kartı almasın. Ayağınızı yorgana göre uzatın."

“Kanal İstanbul’u durdurmak için de yargı yoluna giderler”

Tencere tava çalanlar için "Ses kirliliği çevreciliği tehdittir, görüntü kirliliği çevreciliği tehdittir. İşte bunlara karşı hep birlikte tedbirimizi alacağız ve kimsenin kimseyi rahatsız etme hakkı yok" diyen Erdoğan, Gezi Parkı olaylarıyla ilgili olarak da şunları kaydetti: 
"Ne oldu, neydi yapmak istedikleri, ne vardı bu ülkede? Mayıs ayı gibi bir ayda bir taraftan Türkiye dünyada istisna olan ihalelerden birisini gerçekleştiriyor ve 3. havalimanı ki bittiği zaman bu belki 3 olarak kalacak, yılda 100 milyon kapasiteli havalimanı İstanbul’a yapılıyor, ‘yap işlet devret’le ve buradan aynı zamanda devletimizde her yıl, belli bir kirayı alıyor ve bunun karşısında bakıyorsunuz birileri çıkıyor, şuanda bunun durdurulması için müracaata... Düşünebiliyor musunuz. 3. köprüyü durdurmak için müracaat edenler de var. Kim bunlar CHP zihniyeti. Bu zihniyet. Çünkü bunların hayatında bu ülkede dikili taş yok. Hep yıkmak için olmuşlar, yapmak için değil. Onun için de Kastamonu zaten bunlara hiçbir zaman yol vermiyor, bundan sonra da vermeyeceğine inanıyorum. Onlar durdurmaya çalışacak, biz yolları, engelleri aşarak inşallah bu yatırımları devam ettirmeye çalışacağız. 
Kanal İstanbul'un ihalesi yaklaşıyor. Bak şimdiden söyleyeyim şimdi onlar onun için de hazırlıklarını yaparlar ve durdurmak için yargı yoluna giderler. Biz yolumuza devam edeceğiz. Bu kervan hizmet kervanıdır yürüyecek. İstanbul boğazını biz çevre tehdidinden koruyacağız."

“Kimse Türkiye’yi zalimlerin yanında göremeyecek”

Erdoğan, çözüm süreciyle de özellikle teröre karşı verdikleri mücadelede birlik, beraberlik ve kardeşliğin güçlendiğini ifade ederek şöyle konuştu: 
"Bunu artırmamız lazım. Birbirimizi seveceğiz, Allah için seveceğiz. İnsanoğlu makam için sevilmez, parası pulu için sevilmez. Yaradılanı Yaradan’dan ötürü seveceğiz. Biz bu ülkede 36 etnik unsur, hepsiyle biriz beraberiz, kardeşiz. Olaya böyle bakacağız. Olaya böyle bakarsak kimse bizi parçalayamaz fakat biz birbirimizle uğraşırsak o zaman bize düşman olanlara hizmet ederiz. Şunu unutmayın; güçlü bir Türkiye'yi aslında kimse istemiyor. Bunu iyi bilmemiz lazım. Onun için geleceğe yönelik kader çizgilerini biz beraber belirleyeceğiz. Çok gayret edeceğiz, çok çalışacağız. Bazıları tuzaklar kuruyor. Varsınlar kursunlar. Ama en büyük tuzak Allah'ındır. Onun tuzağının üstünde tuzak yoktur. Ve ardında bir tuzak daha vardır ki o da milletin tuzağıdır. Milletin kurduğu tuzakla da kimse baş edemez. Milletin tuzağı nerede, sandıkta. En büyük bozgun da sandıktadır. Bu bölgede güçlü Türkiye her geçen gün sesini yükseltiyor. Eskiden bizim gündemimizi belirliyorlardı, artık gündemi belirlenen bir Türkiye yok, artık gündem belirleyen bir Türkiye var. Yani çevremizde Irak'ta, Suriye'de birçok olaylar oluyor. Sonu iyi olacak, unutmayın her olanda bir hayır vardır. Yeter ki ekonomisi sağlam bir Türkiye aynı şekilde yoluna devam etsin. Kimse Türkiye'yi zalimlerin yanında göremeyecek bunu da bilmenizi istiyorum. Türkiye ekonomik olarak da büyümeye devam edecek, burada da rahat olun. Çalışacağız, inanıyoruz ve üstünüz".

Başbakan Erdoğan konuşmasının ardından bakanları, milletvekilleri ve bürokratlarla birlikte kurdeleyi keserek havalimanını ve 45 tesisin toplu açılışını yaptı.