Kastamonulu eğitimci ve yazar Mehmet Saydur, dünya çapında şair Nazım Hikmet’in Beldeğirmeni köyündeki tarihi çınarın altına gömülmek istediğini “Vasiyet” adlı şiirinde dile getirdiğini söyledi.
İnebolu Kültür ve Sanat Derneği’nin düzenlediği “Nazım Hikmet İnebolu’da Şiir Ödülü” programına katılan Saydur, yaptığı konuşmada, Nazım Hikmet’in İnebolu’da karşılaştığı “spartakistler”in (komünist hareket) etkisiyle sosyalizm ile tanıştığını söyledi.
İleride ideolojisini oluşturacak ve kendisine yön verecek ilk gözüne çarpanları da İnebolu’da aldığını belirten Baydur, “Şöyle ki, kendisi yazıyor, şiir değil Nazım’ın düz yazılarından birisi:
"İnebolu gördüğüm ilk Anadolu kasabası. Anadolu köylü kadınını da ilkönce burada gördüm. Pazar yerinde gördüm onu. Sırtındaki odun yükünü indirmeden çömelmişti duvarın dibine. Kabuğundan çıkmış kocaman iki kaplumbağaya benzeyen ayaklarını gördüm. Ellerini gördüm: Odun yükünün urganını tutan mübarek elleri baltanın sapındaymışlar gibi öfkeli, beşik sallıyorlarmış gibi sabırlı ve şefkatliydiler."
Unutamayacağı ilk bilinçlenmesine neden olan anılarından birisi.” dedi.
BELDEĞİRMENİ ÇINARI’NDAN ETKİLENDİ
Nazım Hikmet’in İnebolu’da geçirdiği 25 gün boyunca çevre gezileri de yaptığını belirten Baydur sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir gün Geriş Tepesinden Patriyosun üzerinden Vala ile gidiyorlar, Beldeğirmeni’ne iniyorlar. Beldeğirmeni’nde askerliğini Bahriye olarak yapan seçkin ailelerinden birisine mensup 35-40 yaşlarında delikanlısı var. Kendisi de Bahriyeli olduğu için Nazım kaynaşıyorlar orada. O bildiğiniz meşhur çınarın dibine yatıyor Nazım. Eğer diyor şu kış olmasa ben bu çınarın kovuğunda sabahlardım. Yattığı yerden çınarın dallarına bakıyor. Şimdi hala 900 yaşına merdiven dayamış duruyor çınar. O çınarı öylesine inceliyor ki, bu çınarın kovuğunda yatardım diyor. Şimdi buradan bir şiirine atlayalım, Vasiyet şiirine. Anadolu’ya bir köy mezarlığına gömün beni diyor ya. Başında da bir çınar varsa, taş maş da istemez hani. Şimdi Anadolu’da bir çınar, nerede bu. Anadolu’da çınar algısı olarak başka yer yok Nazım’ın. Vasiyet şiirinin son dizesindeki o çınar, başında istediği çınar, Beldeğirmeni’ndeki çınardan başkası olamaz. Zaten etkilendiği de apaçık belli. Bunları yazan merhum Nazmi Eğdirici’yi de saygı ile analım. Gerçekten küçük bir kitapçık ama İnebolu’da Nazım’ın geçen günleri için çok güzel belgeler oluşturmuş. Buradan sonra güzel bir şiir bırakarak Nazım Ankara’ya gidiyor. Şöyle bakınca biz çok zenginiz İnebolu olarak, Kastamonu olarak. Pek çokları geçmiş ama dünya şairi koskoca Nazım’ın buradan geçmesi de klasik bir geçme değil, bindi indi gitti değil. 25 gün içinde neler yapmış. Gençler Mahfilindeki defter keşke kaybolmasaydı. Evet zenginiz, Nazım gibi bir şairimiz buralarda kaynaşmış, buralardan geçmiş.”