Bu hafta sağlığımızın beyaz önlüklü meleklerinin haftası.
Yani Hemşireler Haftası! Oysa; Hemşirelik mesleği çok eski tarihlere dayanır. Eski Mısır, Hindistan, Yunanistan ve Roma'da ilk çağlarda bile hemşirelik vardı. Bugünkü biçimde şartlarda olmasa da yapılıyordu. Her çağda kutsal bir meslek olan hemşirelik gençlerin meslek tercihini oluşturmakta.
Günümüzde işsizliğin artması bayanların ve erkeklerin bu mesleği sadece iş olarak seçmesine neden olmaktadır.
Hemşirelik mecbur olduğundan değil severek yapılması gereken mesleklerden biridir ve insan sevgisiyle dolu, şefkatle, sabırla yapılan kutsal ve onurlu bir meslektir.
Belirli sağlık ve eğitim ve öğrenimi gördükten sonra; sağlık hizmeti alan hastaların bakımında görev yapan, kliniklerde de sağlık hizmeti sunan, hekimlere yardımcı olan sağlık personeli kadınlara Hemşire erkeklere ise hemşir denir. Bugün cinsiyet ayrımı yoktur. Kadına da erkeğe de hemşire denilmektedir.
Hemşireliğin farklı tanımları yapılmıştır. 19.Yüzyılda Florance Nightingale hemşireliği hastayı iyileştirmek için hasta çevresinin iyileştirilmesi ve düzenlenmesi eylemi şeklinde; 20.Yüzyılda Henderson ise bireyin sağlığına ve bağımsızlığına kavuşma sürecindeki dinamik güç olarak tanımlamış, 1980 Yılında Amerikan Hemşireler Birliği hemşireliği “Yardım sunan bir meslek, hemşirelik uygulamasını varolan ve olabilecek sağlık sorunlarına karşı gösterilen insan tepkilerinin tanı ve tedavisi diye tanımlamıştır. Dünyada modern hemşireliğin kurucusu Florance Nightingale olup, ilk hemşirelik okulunu da 1962 yılında Londra'da açmıştır.
Ülkemizde ilk olarak Hilal-i Ahmer Cemiyeti 1911 yılında hemşirelik kursları açmıştır. Bu kursları bitiren hemşireler; 1912-1914 Balkan Savaşları ile 1914-1918 Birinci Dünya Savaşı’nda hasta ve yaralı askerlere bakmışlardır. Cumhuriyet sonrası ilk hemşirelik okulu İstanbul'da açıldı ve 1939 yılında Askeri Hemşirelik Okulu Ankara'da açıldı.
Hemşirelik; güç çalışma şartlarını gerektiren, özveri, sabır, hoşgörü kavramlarını içinde bulundurur. Diğer mesleklerde olduğu gibi, toplumsal ihtiyaçlardan doğan, insan hayatıyla yakından ilgili bir meslektir; ekip çalışmasını bilen, el becerisi olan, hızlı çalışan hünerli ellerin temelinde sevgi, saygı yatar. Hemşire dil, din, ırk ayrımı gözetmeksizin, birey aile ve topluma sağlığını kazandırmak için çalışır.
Hemşerilerimiz, kusursuz oldukları görevlerinde şimdi birer kahraman. Koronavirüse karşı mücadelede hem sağlık personeli hem de adeta hasta yakını konumunda ve hastayla iletişiminde daima ustalar. Duyarlı olmakta ise dünyada örnekleri yok.
Hemşire için herkes her tanımı yapmıştır ama, en güzel tanımı Türk Halkı yapmıştır.
Çünkü Türkler Kız kardeşlerine “Hemşirem “derler.
Beyaz Meleklerin hakkı asla ödenmez.
Türkiye de binlerce hemşire, Korona virüsüyle mücadelede en ön safta savaşıyor.
Ailelerinden uzak görev yapan sağlıkçılarımıza minnettarız.
Özverili çalışmalarıyla gece gündüz demeden topluma kaliteli sağlık hizmeti sunan, değerli hemşirelerimizin 12 Mayıs Hemşireler Günü Kutlu Olsun!