Anne sonsuz sevginin, merhametin, karşılıksız ilginin sembolüdür.
Bir çocuğun ilk öğretmeni annedir.
Anne çocuğun gelişmesinde, yetişmesinde, iyi veya kötü bir birey olmasını belirleyecek en önemli kişidir.
Merhametin ve karşılıksız sevginin en önemli kaynağı anneler bıkmadan, usanmadan her anlamda güzel nesiller yetiştirmek için çabalarlar.
Hastalandığımızda sabaha kadar hiç uyumadan sabırla, şevkatle, merhametle başımızda bekleyen annemiz sabah olduğunda bütün gece uyumuşcasına hem günlük işlerini yapar hem de çocuklarıyla aynı özveriyle ilgilenir.
Bu kudret sadece annede vardır.
Ne yaparsak yapalım annelerin hakkının ödenmeyeceğini anlatan bir Hadis-i Şeriften de bahsetmek isterim.
Hz. Aişe Kâbenin avlusunda sırtında annesini taşıyan birini görür.
Adam büyük bir heyecanla annesini taşıyor ve tavaf ettiriyor.
Manzarayı gören Hz. Aişe Peygamberimize “Bu adam bu haliyle bu kadının hakkını ödemiş midir?” diye soruyor.
Hz. Peygamber (S.a.v) “Hayır.” diyor, “Kendisini doğuran kadının bir sancısının hakkını bile ödememiştir.” buyuruyor.
Bu Hadis-i Şerif’ten de anlayacağımız üzere annelerin ne kadar kutsal ne kadar önemli olduğu anlaşılıyor.
Ne yaparsak yapalım annemizin hakkını ödeyemeyeceğimizi, üzerimizde çok fazla hakkının olduğunu bildiriyor.
Ayrıca sadece dünyaya getirmek annelik için yeterli değildir, bir çocuğa bakıp büyütmek, emek vermek asıl anneliktir.
Her yıl mayıs ayının ikinci pazar gününü anneler günü olarak kutlamaktayız.
Annesini kaybeden, bir şekilde annesinden uzak olanlar için buruk geçen bir gündür.
Bu vesileyle bana sonsuz emek veren canım annemin, en az annem kadar emeği olan yakın zamanda kaybettiğimiz canım anneannemin, canım babaannemin, halalarımın, teyzelerimin, yengemin, canım ablamın, kuzenlerimin ve tüm annelerin, annelik yapmış bütün büyüklerimizin anneler gününü kutluyorum.
Yalnızca yılda bir gün değil her gün annemizin değerini bilip ona göre yaşamamız gerektiğini düşünüyorum.